[vc_row css=”.vc_custom_1586197115242{margin-top: 30px !important;}”][vc_column][vc_column_text]Dikey uzmanlıkta geliştirdikleri bilgilerini cömertçe paylaşan konuşmacılarımız, bilim-inovasyon-tıp-teknik-sanat ve çapraz birikimleriyle ihtisaslarını konuşturuyorlar.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column][vc_column_text]
Hakan
Kırkoğlu
Danışman Astrolog, Eğitmen, Yazar
Burçlar
Astroloji Haritası
Yıldız Haritası
Fütüroloji

Biyografi
Hayatın DNA’sı
R. Hakan Kırkoğlu, astrolog, fütürist, tarihçi, geleceği okuyan renkli bir kişilik. Bir astrolog trendleri yakından takip ederek, geleceği gerek bireyler gerekse kurumlar için anlamlandırabilir. Farklı disiplinlerde eğitim alıp, farklı disiplinlerde kariyer peşinde koşan Kırkoğlu’nun gelecek analizindeki isabet oranı tesadüf değil. Başarılı bankacılık kariyerini hayalini gerçekleştirme pahasına bırakabilecek kadar cesur.
Kırkoğlu, İTÜ İşletme Mühendisliği’nden mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nde yüksek lisans yaptı. 1993-2000 yılları arasında bankacılık sektöründe Hazine, Araştırma ve Finansal Kurumlar bölümlerinde görev aldı. En son 2000 yılında DenizBank’ta çalışırken bankacılık kariyerini bırakarak, astroloji konusuna yöneldi. İngiltere’de Faculty of Astrologicial Studies’de eğitim aldı. Türkiye’de kendi danışmanlık şirketini kurdu. Kırkoğlu bir grup arkadaşıyla birlikte, 2000 yılında Astroloji Birliği Derneği’ni (Astrobil) kurdu. ABD’de yapılan Birleşik Astroloji Kongresi’nde (UAC 2008) Dünya Astrolojisi Koordinatörü olarak görev aldı. Kırkoğlu, ülkemizde ilk defa astrolojinin üniversite çatısı altında yer almasını sağladı.
1997 yılında Londra’daki Faculty of Astrological Studies’den diplomasını Cordelia Mansall Veritas Award ile birlikte alan Kırkoğlu, ayrıca bu fakültede 2009 yılına kadar Türkiye temsilcisi ve uzaktan öğretim görevlisi olarak yer aldı.
2003 yılında ISAR (International Society for Astrological Research) temsilcisi olarak Los Angeles’ta gerçekleşen konferansta Orta Doğu’da savaş ve barış döngüleri ve Arap noktaları adlı sunumları gerçekleştirdi.
Uzun yıllara dayanan eğitim çalışmalarını 2005 yılından itibaren “Göklerin Bilgeliği Okulu” adı altında üç yılı kapsayan bir sertifikasyon programına dönüştürdü.
Astrolojiyi, insanın yapısına dair genetik kodların saklı olduğu DNA’ya benzeten Kırkoğlu, astrolojinin de insan yaşamının DNA’sı olduğunu söylüyor. “DNA yapımız bizim saçımızın, gözümüzün rengini ve hangi hastalıklara karşı hassas olduğumuzu gösteriyor. Astrolojik harita hayatın DNA’sı gibi değerlendirilebilir. Bir başka bakış açısıyla, manyetik kartlar vardır. Aynı bu kartlar gibi harita hayatımızda belli kapıları açıyor, belli kapılarıysa açmıyor. Hayat bizi başka kapılara doğru yöneltmeye çalışıyor. Astroloji, hayatın içinde, hayatla beraber nasıl akabileceğimizi gösteriyor. Astroloji, hayatın ritmine kendimizi uydurmakla ilgili. Astroloji, son derece basit ve aynı zamanda mükemmel bir dil. Bu dille, karşımıza çıkan birtakım olayları ve zamanları tanımlayabiliyoruz. 12 burç bunu kategorize ederek gösteriyor. Bu 12 burç içinde hayatın bütün boyutlarını görebiliyoruz. Koç burcundan Balık burcuna kadar hayatta karşımıza çıkan farklı davranış şekillerini görüyoruz” diyor.
Astroloji konusundaki bilgi paylaşımını Milliyet Gazetesi’nde yazdığı yazılarla devam ettiriyor.
Konuşma Konuları
Astrolojik HR; Burçlara göre yetkinlikler
Bir kişinin astrolojik haritası değerlendirildiğinde, o kişinin sadece psikolojik eğilimlerini değil, aynı zamanda yeteneklerini, duygusal açıdan rahat bulduğu ve motive olduğu yönleri, dikkatini nasıl kullandığını ve ilişkiler alanında nasıl tepkiler geliştirdiğini de analiz edebilirsiniz. Astrolojik haritanın tamamı bize iş hayatındaki yetkinliklerle ilgili bütüncül bilgiler verir. Bu konuşmada, kişilerin hem çevreleri hem de geçmiş-gelecek tasarımları düzlemindeki etkinlikleri üzerinde duruyoruz. Aynı zamanda kariyerin dönüşüme uğradığı kriz ve gelişme fırsatlarından söz ediyoruz.
Türkiye ve Dünya Sosyal, Ekonomik, Politik Trendler
Tarihsel döngüler göz önüne alındığında, aslında olayların hiç de rastlantısal olmadıklarını, tarihin belirli kalıplar izleyerek yeni gelişim çizgilerine doğru ilendiğini görebiliriz. Satürn ötesindeki yavaş gezegenlerin döngüleri, geçtikleri burçlar hem dünyasal trendleri, hangi konuların öne çıktığını, kısaca zamanın kalitesini ortaya koyarlar. 20 yılda bir gerçekleşen Jüpiter-Satürn birleşimleri özellikle ekonomik, politik paradigmaları öne çıkan çıkar. Çatışmalarını ve dünya çapında düzeyde ekonomik dalgalanmaları gösterirler. Bu sunumda, hem Türkiye’nin gelişim süreçlerini tarihsel açıdan ortaya koyacağız hem de dünya çapında trendlere, olası krizlere ve fırsatlara değineceğiz.
Şirketlerin astroloji haritaları; grup haritası
Kişilerin doğum haritaları olduğu gibi, şirketlerin de doğum anları vardır ve bu an Ticaret Sicil Gazetesi’ne geçmeleri ile hukuki bir anlam kazanır. Bir şirketin kuruluş haritasına bakıldığında, SWOT analizinin kullanılabileceğini görebiliriz. Şirketin güçlü olduğu alanlarını, yönetimini, liderlik yeteneğini, çalışanlarının kapasitelerini, medya ve halkla İlişkilerini ele alabiliriz. Bu buluşçu yaklaşım bize sadece şirketin bize vadettiği kapasiteyi açıklamakla kalmaz aynı zamanda farklı zaman aralıklarında hangi yönde ilerleyebileceği yönünde, stratejik bilgiler sunar. Kuşkusuz şirket yönetiminde, yöneticilerin astrolojik analizleri, bir araya geldiklerinde nasıl bir sinerji oluşturacakları, yöneticilerin ortak, kompozit haritaları üzerinde görülebilir. Yönetimden bir kişinin ayrılması ya da yeni bir kişinin katılması ile ortaya çıkabilecek yeni dinamikleri görmek, ilgi çekici olabilir. Bu çalışmada, şirket haritasının nasıl değerlendirilebileceği örneklerle ele alınıyor.
Fütüroloji
Orta ve uzun vadede döngüler incelendiğinde, sosyal trendlerin, teknolojik açılımların incelenmesi, geleceği düşünmek ve tasarlamak açısından zengin ipuçları sunar. Bu sunumda, 20. yüzyıldan devralınan gezegen döngülerinin 2020’lere doğru hangi yönlere gidebileceği konusunda ipuçlarını araştıracağız. Gezegen döngüleri eşliğinde, global siyasi ve ekonomik konjonktörler, yeni siyasi politikaların ortaya konması ve değişik ülke ve organizasyonların astrolojik haritalarının değerlendirilerek özetlenmesi ana baslıklarımızı oluşturmakta.
Videolar
Haluk
Gürgen
Akademisyen
İletişim Yönetimi
Algı Yönetimi
İtibar Yönetimi

Biyografi
Prof. Dr. Haluk Gürgen, yıllardır çok sayıda özel ve kamu kuruluşu için başarılı iletişim kampanyaları kurguluyor. Prof. Gürgen, çağdaş pazarlamanın niteliklerini şu sözlerle anlatıyor: “Hayatın yaşanma hızı, toplumsal değişimi tetikleyen dinamiklerin başında geliyor. Her geçen gün ihtiyaçlarımızı daha hızlı bir şekilde belirlemek, karşılamak, tüketmek ve yeni ihtiyaçları keşfederek, tüketerek hayatın döngüsü içinde var olmaya çalışıyoruz. Bu nedenle pazarlamada başarılı olmanın yolu, baş döndürücü hıza ayak uydurabilen markaların yaratılmasından geçiyor. Bu da güçlü markalar yaratmak demek. Kurumsal marka, kurumsal iletişim ve itibarın doğru bir şekilde yönetilmesi sonucunda yaratılır. Güçlü ürün markalarının yaratılmasında ve geliştirilmesinde ise ait oldukları kurumsal markaların gücünden beslenmesinin gerekliliği önemli oluyor.”
Prof. Dr. Haluk Gürgen Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı. Gürgen bugüne kadar Çevre Bakanlığı, Gümrük Bakanlığı, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, Vakıfbank, Mesa, Coşkunöz Holding ve Erciyas Biracılık adına iletişim projeleri çalışmalarında bulundu. Gürgen çok uluslu kurumlara, yerli kuruluşlara, bankalara eğitimler veriyor. Gürgen, Yüksek Öğretim Kurumu “Akademik Değerlendirme ve Kalite Geliştirme Komisyonu” kurucu üyesi olarak görev yapıyor.
Konuşma Konuları
- Kurumsal İletişim
- Kriz İletişimi
- İtibar Yönetimi
- Kişilerarası İletişim
- Varolmak ve İletişim
- Paylaşmak, Sorumluluk ve İletişim
Videolar
Bülent
Şenver
Ekonomist, Stratejik Yönetim Danışmanı, Kitap Vakfı Kurucusu

Biyografi
Bülent Şenver, Türkiye’nin duayen bankacılarından biri. Türkiye’nin yakın tarihinde ekonomi icraatlarında görev alan Şenver, finans, ekonomi, liderlik, etik değerler, bilanço yönetimi, risk yönetimi ve kurumsal yönetim konularında aranan bir konuşmacı. Şenver’e göre bir bankanın gücünden söz edebilmek için her konuda güçlü olması büyük önem taşıyor. Ölçümü tek kriter üzerinden yapmanın aldatıcı olacağını belirtiyor. Başarının sürdürülebilir olmasının önemini vurguluyor.
“Dünün ekonomi modelleriyle bugünün ekonomisini, dünün bankacılık araçlarıyla bugünün bankacılığını yönetmek mümkün değildir. Değişime ayak uydurmalıyız.”
Şenver, bankacılık ve ekonomi deneyiminin yanı sıra uzun yıllara dayanan akademik çalışmalarında etik liderlik ve genç liderler yetiştirme konularına vurgu yapıyor. Şenver, milyonları arkasından sürükleyen büyük liderler olabileceği gibi her konuda ve her meslekte lider olunabileceğini vurguluyor ve şöyle diyor: “Her konuda, her alanda genç liderler yetiştirmeliyiz. Türkiye’nin genç liderlere ihtiyacı var.”
Bülent Şenver, resimli kredi kartı uygulaması, varlığa dayalı menkul kıymet ihracı, telefon bankacılığı uygulaması, kredili mevduat, sigortalı mevduat, euro mevduat, konut kredisi gibi birçok yeni bankacılık ürün ve hizmetini gerçekleştirerek, bankacılıkta birçok ilke imzasını attı.
Bülent Şenver kimdir?
Duayen bankacı Bülent Şenver, Türk bankacılık sistemine birçok yenilik getirdi. Türk Amerikan İşadamları Derneği (TABA-AmCham) Genel Başkanı, Amerikan Ticaret Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi, İcra Komitesi Üyesi ve aynı dönemde ECACC Hazine Başkanı olarak görev yaptı. Türkiye Etik Değerler Merkezi Vakfı’nı ve Derneğini kurdu. Türklider Merkezi Kurucu Başkanlığını yapan Şenver, Boğaziçi ve Bilgi Üniversitelerinde “Elektronik Bankacılık”, “Bankalarda Aktif/Pasif Yönetimi”, “Yatırım Bankacılığı”, “Ticari Bankacılık” ve ”İşletme Etiği” derslerini veriyor.
Konuşma Konuları
- Bankacılık ve Finans
- Kurumsal yönetim
- Risk yönetimi
- Takım yönetimi
- Başarılı yönetim teknikleri
- Etik liderlik
- Girişimcilik
Videolar
Serhan
Bali
Yazar, Müzisyen

Biyografi
Serhan Bali, Türkiye’nin klasik müzik alanındaki tek dergisi Andante’ye imza atan, kültür sanat alanında pek çok ulusal gazete ve dergide köşe yazıları, söyleşileriyle okurla buluşan klasik müziğin pek çok alanında ürün veren bir düşünce ve aksiyon insanı. Aynı zamanda uzmanı olduğu bu alanda kurumlara danışmanlık yapan Bali, “klasik müzik” temasının etkin konuşmacılarından.
Klasik müzik ve yaşam
Bali, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde lisans ve yüksek lisans eğitimi aldı. Türkiye’nin çağdaş standartlarda ve ulusal çapta yayın yapan ilk klasik müzik dergisi Andante ile yayıncılık alanına girdi. Uluslararası Klasik Müzik Ödülleri Birliği (International Classical Music Awards-ICMA) jüri üyelerinden biri olan Bali, her yıl dünyanın en iyi klasik müzik CD-DVD kayıtlarını seçen heyette de görev yapıyor.
Bali, klasik müzik alanında profesyonel editörlük yapıyor. Ünlü piyanist Fazıl Say’ın Yalnızlık Kederi (Doğan Kitap) adlı kitabının editörlüğünü üstlenen Bali’nin “Romantik Dönemin Büyük Bestecileri” adında bir de müzik tarihi kitabı bulunuyor.
Sanat Danışmanlığı
Klasik müzik alanında danışmanlık hizmeti veren Bali, İstanbul Müzik Festivali’nin Danışma Kurulu üyeliğinde bulundu. Fest Travel’ın müzik danışmanlığını yapan Bali, Turgutreis Klasik Müzik Festivali ve İzmir Karşıyaka Belediyesi sanat danışma kurulları üyesi. BaliÜnalp markasıyla klasik müzik temalı konser-festival organizatörlüğü hizmeti sunan Bali, Türkiye’nin ulusal çapta tek klasik müzik ödülü olan Donizetti Klasik Müzik Ödülleri organizasyon komitesi başkanı. Bali, Borusan Klasik Radyo’da , İZ TV’de müzik program ve belgeselleri hazırlayıp sunuyor.
Konuşma Konuları
- Klasik Müzikte Dinleme ve Arşiv Kültürü
- Müzikte Barok Dönem
- Piyanonun Doğuşu ve Gelişimi
- Müzikte Klasik Dönem
- Klasik Müzikte Aşk ve Cinsellik
- Müzikte Romantik Dönem
- Klasik Müzikte Ulusal Ekoller ve Kültürler Arası Etkileşim
Konuşma konu başlıkları ayrıca seminer olarakta kurumsal dünyaya uyumlu hale getirilebiliyor.
KLASİK MÜZİKTE DİNLEME VE ARŞİV KÜLTÜRÜ
*Klasik müzikte arşiv kurma sanatı
*Hangi bestecilerin hangi eserlerine arşivimizde öncelikli yer vermeli ve hangi eserleri özellikle hangi yorumculardan dinlemeliyiz?
*20. yüzyılın en büyük klasik müzik yorumcuları ve arkalarında bıraktıkları referans kayıtlar
*20. yüzyılın en önemli senfonik toplulukları, sahip oldukları gelenek ve en iyi kayıtları
*İçinde yaşadığımız çağın en iyi klasik müzik yorumcuları ve referans kayıtları
*Online klasik müzik dinleme sanatı
*Klasik müzik dünyasında takip edilmesi gereken festivaller, dünyanın en önemli konser ve opera salonları
*Klasik müziğin tema olarak kullanıldığı kurgusal kitaplar ve beyaz perde filmleri
MÜZİKTE BAROK DÖNEM
*Müzikte barok dönemi doğuran sanatsal ve toplumsal koşullar
*Rönesans polifonisinden monodi ve sürekli bas sistemine geçiş
*Barok dönemde çalgı müziği: Consort müziğinden üçlü sonata, solo çalgı müziği
*Günümüzde yeniden moda olan viol ailesi müziği
*Barok dönemde İtalya’da doğan çalgılar: piyano ve yaylılar
*Barok dönemde vokal müzik: Opera, oratoryo, motet, missa, kantat
*Fransız barok müzik geleneği
*Barok dönemin en önemli bestecilerinden Bach, Handel, Vivaldi, Telemann’ı yakından tanıyalım
PİYANONUN DOĞUŞU VE GELİŞİMİ
*Piyano öncesi klavyeli çalgılar: Org, klavikord, klavsen, fortepiyano
*Eşlik sazı ve solist sazı olarak piyano (Romantik dönemde virtüözite)
*Oda müziğinde piyano
*Besteleme aracı olarak piyano
*Klasik ve romantik dönemlerin önde gelen piyano konçertoları
*Piyano için eser bestelemiş önemli bestecileri ve önde gelen eserlerini yakından tanıyalım
MÜZİKTE KLASİK DÖNEM
*Müzikte klasik dönemi doğuran sanatsal ve toplumsal koşullar
*Barok dönemden Klasik döneme geçiş: Rokoko, Galant, Empfindsamer stilleri
*J.S.Bach neden modası geçmiş bir besteci olarak görülüyordu?
*Baba Bach’tan oğul Bach’lara
*Mannheim ekolü, Carl Stamitz ve modern orkestrayla senfoninin doğuşu
*Klasik dönem çalgı müziğinin temel yapı taşı: Sonat formu
*Oda müziği, piyano sonatı ve sanat şarkısı (lied) türlerinin doğuşu
*Klasik dönemin en önemli bestecilerinden Haydn, Mozart, Beethoven’ı yakından tanıyalım
KLASİK MÜZİKTE AŞK VE CİNSELLİK
*Müzik tarihinde kadın uğruna yazılan eserler
*J.S.Bach ve Anna Magdalena Bach aşkı
*Beethoven’ın ‘Ölümsüz Sevgili’si ve imkansız aşkları
*Chopin: Veda Valsi, Mi minör 1. Piyano Konçertosu’nun ağır bölümü, George Sand ile olan aşkları
*Schubert: Winterreise, Die Schöne Müller’in şarkı dizileri ve diğer şarkılar
*Schumann: Clara’ya düğün hediyesi şarkıları, Clara Schumann ile olan aşkları
*Berlioz: Fantastik Senfoni ve Hariett Smithson ile olan aşkları
*Wagner’in Cosima’ya olan sevgisi ve Siegfried Idyll
*Çaykovski’nin eşcinselliği ve yaşamına kattığı trajik boyut
MÜZİKTE ROMANTİK DÖNEM
*Müzikte romantik dönemi doğuran sanatsal ve toplumsal koşullar
*Beethoven’ın geç dönem eserleriyle romantik dönemin kapılarını aralaması
*Müzik tarihinde ilk büyük romantik: Schubert
*Romantik dönem bestecilerin esin kaynakları
*Klasik dönem kalıplarının esnetilmesi ve müziğin çeşitlilik ve genişlik kazanması
*Toplumsal devinimlerin müziğe yansıması (Fransız Devrimi, Mozart’ın Figaro’nun Düğünü operası)
*Edebiyat ve resim sanatlarıyla müzik sanatının yoğun alışverişe girmesi
KLASİK MÜZİKTE ULUSAL EKOLLER VE KÜLTÜRLER ARASI ETKİLEŞİM
*Polonya, Çek, Macar, İskandinav, Fin, Rus, İspanya ulusal ekollerinin doğuşu ve gelişimi
*Osmanlı’da klasik müzik, Türk Beşleri ve sonrası
*Fransız besteci Bizet’nin İspanyol etkileri taşıyan Carmen’i
*Rus besteci Çaykovski’nin İtalyan Kapriçyosu
*Alman Brahms’ın Macar Dansları
*Macar Bartok’un Romen Dansları
*Fransız Debussy’nin Güneydoğu Asya etkileri taşıyan prelüdleri
Videolar
Başak
Özer
Teknoloji Yöneticisi, Girişimci, Melek Yatırımcı, Strateji Danışmanı
İnovasyon
Tasarım
Pazarlama
Teknoloji
Girişim
İnsansız Araç

Biyografi
Başak Özer, temel eğitimini Türkiye’de tamamladıktan sonra geleceği yurt dışında inovasyon merkezlerinde arayan maceracı profesyonel girişimcilerden. Özer’in arayışı, küresel anlamda bütün dünya için somut başarılarla dolu. Başarıyı kutu dışı bir yaklaşımla tariflerken girişimci ve yönetici olarak deneyimlerini birleştirdiğini görüyoruz; “Egolardan arınmış takım ruhu – sağlıklı rekabet – merak – inovasyon tutkusu – yaratıcılığı alkışlamak – hata yapmaktan korkmamak – pazar ve çözüm odaklı olmak – agile ürün geliştirmek.”
Pazarlamadan teknolojiye farklı bir serüven
İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan Başak Özer, Michigan Üniversitesi’nde MBA programını tamamladı. ABD’de sensor ve mikroişlemci alanında isim yapan Honeywell’de Küresel Ürün Yöneticisi olarak iş hayatına başladı. Dünyanın ilk iki GPS-Big Data yazılım şirketlerinden biri olan Tele Atlas’ta Ürün ve Pazarlama Küresel Başkan Yardımcısı, Dünyanın ilk zeki mobil reklam platformu Quattro Wireless’te Ürün ve Pazarlama Başkan Yardımcısı pozisyonlarında görev aldı. MIT’nin bir start-up’ı olan Superpedestrian’a yatırım yapan Özer, Nokia Sosyal ve Konum Tabanlı Uygulamalar Küresel Yöneticisi olarak çalısmaya başladı. Nokia Pulse’ın mimarlarından biri olarak Berlin merkezli şirkette, Boston – San Francisco ekiplerini yönetti. Nokia’nın satışını takiben, kurucusu olduğu Boston merkezli danışmalık kurumu SpicaPartners’la mobil teknoloji tecrübesiyle inovasyon ve ürün stratejisi konularında danışmanlık hizmeti vermeye başladı.
Yurt dışında başarılı kariyer
ABD-Boston’da yerleşik olan Özer, halen dünyanın en önemli insansız araç üretimi yapan şirketi Motional’de Başkan Yardımcısı olarak çalışıyor. Motional, Hyundai Motor Group’un otomobil parçaları tedarikçisi Aptiv ile otonom araçlar yapmak için kurduğu ortak girişim, her iki şirkette küresel otonom sürüş ekosistemindeki konumlarını güçlendirmek için 2’şer milyar dolar yatırımla Motional’ı kurdu. Şirket dünyanın ilk ticari robotaksisi veya Seviye 4 otonom sürüşü başlatmak üzere çalışmalar yapıyor.
Melek yatırımcı ve girişimci kimliği
Özer, “start-up” dünyasının ikinci kalbi sayılan coğrafyada gerek girişimci gerekse melek yatırımcı olarak da aktif rol alıyor. Bir dönem, Türkiye’nin en büyük telekom ağı Turkcell’e IOT (internet of things) şemsiyesi altında sağlık (connected health), evde yaşam (connected home), ve eğitim (connected education) danışmanlıkları verdi.
Özer, danışmanlık çalışmalarına dünyanın en yaratıcı ve heyecanlı projelerinden birinde üst düzey yönetici olmak üzere ara verdi; insansız araç teknolojisini geliştiren girişim takımında, Güney Kore’den yatırım alarak Google’ın en büyük rakibi olarak geleceğe koşuyor. Boston – SanFrancisco ve Güney Kore’de yerleşik ekipleri yönetiyor.
Konuşma Konuları
- Çözüm odaklı kullanılabilir inovasyon
- Seri Girişimci olarak başarıyı yakalamak
- Dünya nereye koşuyor; Teknolojide yeni trendler
Celal
Seçkin
Yönetim Danışmanı, EFQM Eğitmeni, EFQM Değerlendiricisi

Biyografi
Celal Seçkin, Türkiye’de “Kurumsal Mükemmellik” denince akla ilk gelen isimlerden biri. Kurumsal mükemmellik alanında uzun yıllar boyunca edindiği bilgi ve deneyimini kurumlarla paylaşan Celal Seçkin, bugün, “kurumsal mükemmellik” alanında en çok aranan konuşmacılardan. Seçkin; değişim yönetimi, liderlik, yenileşim/inovasyon, kurumsal özdeğerlendirme gibi kurumsal mükemmellik anlayışı kapsamında ihtiyaç duyulan birçok konuda profesyonel kitlelere özel konuşmalar gerçekleştiriyor.
EFQM Mükemmellik Danışmanı
Türkiye’de 1992’den itibaren “Ulusal Kalite Ödülü” sürecinin oluşturulmasına katkıları olan Seçkin, Avrupa Kalite Ödülü sürecinde de 1997’den itibaren değerlendirici ve baş değerlendirici olarak rol aldı. Ekim 2000 – Aralık 2004 tarihleri arasında EFQM Brüksel’de Avrupa Kalite Ödülü Yöneticisi olarak çalışan Seçkin, EFQM Mükemmellik Aşamaları değerlendirme sürecini tasarlayan ekipte ve sürecin uygulamalarında yer aldı, EFQM Mükemmellik Modeli’nin güncellenmesi çalışmalarına katıldı.
Öz değerlendirme ve Çalıştaylar
Seçkin, yurt içi ve yurt dışında kamu sektörü ve özel sektörden çok sayıda kuruluşa kurumsal mükemmellik, EFQM Modeli, kurumsal öz değerlendirme uygulamaları ve ulusal/uluslararası ödül süreçlerine hazırlanmalarına yönelik eğitimler verdi. Çok farklı özelliklerdeki kurumlarda uygulamalarda yer aldı, kurumsal mükemmellik değerlendirmeleri yaptı. Birçok uluslararası, ulusal kongre ve sempozyumda organizasyon komitesi üyesi, oturum başkanı, çalıştay yöneticisi, konuşmacı ve katılımcı olarak yer aldı.
Kurumsal eğitimler
Halen, EFQM’in değerlendirici eğitimlerini tasarlayan ekipte yer alan Seçkin, birçok ülkede eğitim veriyor, EFQM adına eğitmen akredite ediyor ve değerlendirici yetiştiriyor. Kurumsal mükemmellik anlayışının insanlığın daha iyi bir geleceğe kavuşmasında önemli katkıları olacağına inanan Seçkin, çalışmalarını yurt içi ve yurt dışında danışman, eğitmen ve değerlendirici olarak sürdürüyor.
Seçkin, ODTÜ Elektronik ve Haberleşme Bölümü’nden mezun oldu. PTT ARLA (TELETAŞ) ve Siemens A. Ş.’de elektronik haberleşme sistemleri üretiminde 17 yıl mühendis ve yönetici olarak çalıştı. Ulusal Kalite Ödülü Sekreteri ve KalDer İcra Kurulu Üyesi olarak görev alan Seçkin, Ulusal Kalite Hareketi’ni geliştiren ve uygulayan ekipte yer aldı. Çeşitli üniversitelerin sertifika programlarında eğitmen olarak yer aldı. Seçkin Danışmanlık ve Eğitim Ltd. Şti.’ni kurdu. Seçkin, her yıl EFQM Mükemmellik Ödülü sürecinde Değerlendirme Ekibi Lideri olarak görev yapıyor.
Konuşma Konuları
Kurumsal Mükemmellikte Başarı(sızlık) Öyküleri
- İyi yönetilen kurumların özellikleri nelerdir? Kurumsal mükemmelliğe giden yolda kurumlar hangi engeller ve kolaylaştırıcı unsurlarla karşılaşırlar?
- Kurumsal mükemmellikte sürdürülebilirlik, liderlik ve değişime uyum.
- Kurumsal mükemmellik örneklerine ilişkin deneyim paylaşımı.
- Kurumsal Ayna: Özdeğerlendirme; ama nasıl?
Neden özdeğerlendirme? Özdeğerlendirmede objektiflik, tarafsızlık ve açıklık nasıl sağlanabilir? Özdeğerlendirme sonunda belirlenen güçlü yönler ve iyileştirme fırsatları nelerdir? Özdeğerlendirme sonuçları nasıl kullanılır? İyileştirme sürecinin tasarımındaki temel unsurlar nelerdir?
Kurumların Dönüşümünde Temel İtici Güç: Liderlik
Kurumların yönetiminde, değişim süreçlerinde ve başarılı olmalarında liderliğin rolü nedir? Kurum kültürü, değerler ve etik anlayışla liderlik arasındaki ilişkiler nasıl değerlendirilir? Başarılı liderlik profilinin temel özellikleri nelerdir? Liderlikte ilişki yönetimi ve kurumun paydaşlarının beklentileri nasıl karşılanır?
Kaçınılmaz Yol Ayrımlarında Nasıl Hareket Etmeli: Değişim Yönetimi
- Değimin ihtiyacının hissedilmesi ve değişimin gereği. Değişime direnç ve uyum.
- Değişim sürecinde liderlerin ve liderliğin rolü. Kurum kültürü, değerler ve değişim.
- Değişim sürecinin yönetimi. Değişim yönetiminde paydaşların rolü.
Böyle Gelmiş Böyle Gitmemeli: Yenileşim ya da İnovasyon
Neden inovasyon? İhtiyaç mı? Lüks mü? Gereklilik mi? Moda mı? Hobi mi? Fark yaratmak mı? Nasıl? Kurum kültürü ve yönetim anlayışı ile ilişkisi. Yenileşimde başarısızlık örnekleri… Engeller, kolaylaştırıcılar. Yenileşimde sürdürülebilirlik.
Birlikte Çalışalım, Arayalım, Anlayalım, Çözelim: Moderasyon, Çalıştay, Arama Konferansı Yönetimi ve Kurgusu
Kurumsal performansı iyileştirmek, daha iyi ve etkin bir yönetim anlayışına doğru yol almak üzere çeşitli konulara odaklanan çalıştaylar?
- Stratejik planlama.
- Süreç yönetimi.
- Çalışanların memnuniyeti.
- Müşteri memnuniyeti.
- Toplumsal sorumluluk.
- Değişim yönetimi.
- Sürdürülebilirlik.
- Etik, kurum kültürü, değerler vb.
Eralp
Caner
Terapist ve Değişim Yöneticisi
Biyografi
Eralp Caner, 17 yıl boyunca pek çok kuruma strateji ve iletişim alanında profesyonel hizmet verdi. 2010 yılında entelektüel kazanımlarını ve tecrübesini insanlığa yardım etmekte kullanmaya karar vererek kurumsal hayatına son verdi. Bu vizyon doğrultusunda araştırmalara ve eğitimlere başlayan Eralp Caner, halihazırda PSYCH-K® (basic, pro, advanced, per-k ve health & wellness) uygulayıcısı ve eğitimcisi, 3. seviye diplomalı Domancic Bioenerji Terapisti, lisanslı Reconnective Healing ve Reconnection Uygulayıcısı, Osho Konstelasyon Terapisti, Gestalt ve Somatik Deneyimleme Terapisti ve lisanslı Bioelektrografi, Zyto ve Accugraph Operatörü olarak çalışmalarını sürdürüyor.
“Çoğu zaman gerçek potansiyelimizi bilinçaltı düzeyinde engelleyen, kendi gerçek sınırlarımızı keşfetmemizi imkansız kılan, farkında olmadığımız inanç kalıplarıyla yaşıyoruz. İnançlar gerçeğin önündeki filtremizdir. Biz nasılsak, tecrübelerimiz ne ise dünyayı öyle görüyoruz.”
Zihinsel değişim nasıl yönetilir?
Eralp Caner, bireysel ve kurumsal alanlarda potansiyeli gerçekleştirmeye yardımcı olacak zihinsel değişimi yönetiyor. Enerji tıbbı ve bilinçaltı travma terapileri alanlarında çalışan Eralp Caner, kurucusu olduğu PRS (prsprocess.com) çatısı altında kurumlara “kurumsal destek”, Healing Hall (healinghall.com) çatısı altında bireysel destek sağlıyor. Caner, aynı zamanda Kansersiz Yaşam Derneği Genel Sekreteri.
Konuşma Konuları
Yeni bir BEN
“Ne yapsam, ne kadar çabalasam da istediğim gibi olmuyor.”
“Verdiğim kararlar genelde yanlış çıkıyor.”
“Başkaları yüzünden (patronum, iş arkadaşlarım, eşim, vs.) hep sorun yaşıyorum.”
“Yeni veya riskli şeyler denemeye cesaretim yok.”
“Başkalarından yardım isterken zorlanırım.”
“Kendim gibi davranmıyorum.”
“Benim fikirlerime gereken değer verilmiyor.”
“Yaptıklarım hak ettiği değeri görmüyor. ”
“Bir türlü iyileşemiyorum.”
“Hayatımı değiştiremiyorum.”
diyorsanız HAKLISINIZ!
Bu ve bunun gibi düşüncelere sahip olduğunuz sürece hayatta yaşadıklarınız da bu düşüncelerinizi desteklemeye devam edecek. Bilin bakalım bu düşünceler nereden geliyor, neden başkalarından farklı? İlk akla gelenin aksine bu düşüncelerin asıl kaynağı doğuştan itibaren bilinç altına kaydolan İNANÇ KALIPLARIMIZ.Bilinçaltımız genellikle, gerçekten kim olduğumuz veya kim olacağımızla ilgisi olmayan, hatta bazen artık geçerliliği dahi kalmamış program ve inanışlarla dolu bir mayın tarlası gibi. Bu güçlü ancak sınırlayıcı program, ilişkiler, özgüven, finansal durum, kariyer seçimi, hatta sağlık ve fiziksel durum da dahil hayatımızı neredeyse her yönden ve sürekli olarak etkiliyor. Hayatımızda anlayamadığımız davranış ve performanslarımızın sebepleri de açıkta olmayan bu inanç kalıplarımız.
Caner, bilinçaltı inanç kalıplarınızı keşfedebileceğiniz ve size hizmet etmeyen kalıplarınızı kolayca değiştirebileceğinizi gözünüzle göreceğiniz uygulamalar ile tanışmanıza yardımcı oluyor. Dinleyenlerle sağlıksız zihinsel yapılanmaları, yepyeni ve faydalı bir bakış açısına ve düşünce şekline dönüştürebilmenin yollarını paylaşan Caner, ‘Yeni bir BEN’ yaratmanın kolay ve mümkün olduğunu ispatlıyor.
Şirket Zihni
“Başarı için Algı Çerçeveleme”- Perception Reframing for Success (PRS®)
PRS®, şirket ya da organizasyonun başarısının artması için hedeflenen performansı, o hedef için çalışan tüm kişilerin zihninde programlayan, aksiyona dönüştüren ve gelişimini takip eden ölçülebilir ve benzersiz bir süreçtir.
İnsanların aksiyon ve performansları zihinleri tarafından yönetilir. Şirket ya da bir organizasyonun çalışanlarının zihni, şirketle ilgili değiştirilmek ya da geliştirilmek istenen herhangi bir konuda %100 etkilidir. Kurumda değişim ve gelişim istenen her alanda PRS® etkı̇n olarak kullanılabı̇lı̇r.
Performans iyileştirme, üretkenlik, verimlilik/karlılık, stratejik düşünme ve önceliklendirme, sonuç odaklılık, işveren markası, ekip yönetimi ve iletişimi, değişim adaptasyonu, çatışma yönetimi, uyum, farkındalık ve sadakat PRS’in kullanılabileceği alanlardan bazılarıdır.
PRS® bir dönüşüm sürecidir. PRS®, sadece ilham ve motivasyon kaynaklı bir program değildir. İlham ve motivasyon kaynaklı programlar, insan performansının sadece %5’ini yönettiği bilinen “bilinçli zihin” ile çalışır. PRS®, bilinçli zihnin yanı sıra, performansların % 95’ini yönettiği bilinen “bilinçaltı (bilinçdışı) zihin” ile çalışır. İlham ve motivasyon kaynaklı programlar yoruma açıktır. PRS® sürecinde, “değişim” bilimsel olarak ölçümlenir ve bu veriler kullanılır. İlham ve motivasyon kaynaklı programlar “bütüne” (şirkete/bölüme/ekibe) seslenir ve “detayı” (bireyleri) etkilemesi hedeflenir. PRS® sürecinde ise “birey” değiştirilerek “bütün” değiştirilir. Diğer tüm programların aksine PRS® algı ve zihin değişimini bilimsel olarak ölçümler ve değişim net olarak görülür.
PRS®, kurumun bütünü ile uygulanabildiği gibi, organizasyon içerisindeki herhangi bir bölüm-ekip ile de uygulanabilir. Çalışanların, şirket hedefleri doğrultusunda ilerlerken, karşılaştıkları zorlukları aşmasına engel olan kısıtlayıcı inançları, bilinçaltı seviyesinde değiştirmeye izin veren ve değişimi ölçümleyebilen bugüne dek bulunmuş en etkin süreçtir.
Videolar
Yılmaz
Argüden
ARGE Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı
Biyografi
Dr. Yılmaz Argüden iş dünyasının yakından tanıdığı başarılı bir isim. Profesyonel çalışmalarının yanı sıra gönüllü faaliyetleri, sosyal sorumluluk çalışmalarıyla da dikkat çekiyor.
ARGE Danışmanlık ve dünyanın önde gelen yatırım bankalarından Rothschild’ın Türkiye Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini yürüten Dr. Argüden, yaşam kalitesini yükseltme konusundaki çalışmaları nedeniyle Dünya Ekonomik Forumu tarafından Geleceğin 100 Küresel Lideri arasına seçildi. Deneyimleri özel sektörden, kamu sektörüne ve uluslararası kuruluşlara; sivil toplum örgütlerinden, akademik hayata kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Çeşitli kuruluşların yönetim kurullarında görev alan Dr. Argüden, deneyimlerini Boğaziçi Üniversitesi’nde ve Koç Üniversitesi MBA programında strateji dersi vererek, kitapları ve köşe yazılarıyla paylaşıyor.
Değişimi hedeflemeden, mevcudu yenileme arzusu duymadan ilerlemenin mümkün olmadığına inanan Dr. Argüden, “Kurumsal değişimi sağlamak için öncelikle kurumu değişimin gerekliliğine ve aciliyetine inandırmak gerekiyor. Bunu sağlamanın etkili yollarından birisi de performansın kurum içindeki birimler arasında değil, kurum dışı en iyi örneklerle karşılaştırılmasını sağlamak. Bir başka deyişle kıyaslama çalışmalarını kurum kültürü haline getirmektir” diyor. Değişim için öncelikle etkileyici bir vizyonun ortaya koyulması gerektiğini belirten Dr. Argüden, etkileyici vizyonu; “Gelecekle ilgili cazip bir hayali ortaya koyan, kararlara yön gösterecek kadar amaca odaklı, ancak inisiyatif kullanmayı özendirecek kadar esnek, kolaylıkla anlatılabilen ve değişime konu olanları heyecanlandıracak kadar gerçekçi olan bir hülya” olarak tanımlıyor.
Konuşma Konuları
- Strateji
- Kurumsallaşma
- Değişim Yönetimi
- Yönetim Kurulları
- İyi Yönetişim
- Sivil Toplum Kuruluşlarının Yönetimi
- Geleceği Şekillendirmek
[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]