[vc_row css=”.vc_custom_1585140294563{margin-top: 30px !important;}”][vc_column][vc_column_text]Profesyonel konuşmacılarımız haklı şöhretleriyle dünyanın her köşesinden talep görüyor. Geniş kitleleri harekete geçirecek konuşma performanslarına bu adresten ulaşabilirsiniz.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1585169686613{margin-top: 50px !important;}”][vc_column][vc_column_text]
Şafak
Pavey
Siyasetçi, Diplomat, İnsan Hakları Savunucusu
Fikir Önderi
Aktivist
Siyasetçi
Engelli
Filantropi
Küresel Göç

Biyografi
Şafak Pavey, “aktif vatandaş” olarak tanımlayan TBBM 24., 25. ve 26. Dönem CHP İstanbul Milletvekili, Türkiye’nin, insan hakları alanında uluslararası platformlarda aktif çalışan diplomatlarından biri. Meclis’te etkileyici konuşmalarıyla anımsadığımız Pavey, farklı görüşten siyasilerin beğenisini kazanmayı başarmış, hoşgörü ve “pozitivizm” elçisi. Pavey, kadın, çocuk, engelli, mülteci… kısacası “insan” haklarının sesi olarak güven duyulan bir aydın. Kendi deyimiyle “aktif vatandaş”. Bir fazlası daha var, “dünya vatandaşı”.
Sanat ve iletişimle yoğrulmuş bir çocukluk geçiren Pavey, Zürih’te sanat ve sinema eğitimi aldı. Geçirdiği bir tren kazasında bir kolunu ve bir bacağını kaybetti. Hayata küsmek yerine bu olaydan sonra engelliler, azınlıklar, mülteciler gibi dezavantajlı gruplar üzerine çalışmaya karar verdi, kendisine bambaşka bir kariyer çizdi. Uluslararası ilişkiler ve ekonomi okuyan Pavey, insan hakları, insani yardım, dünya barışı gibi insanlığın refahını ve geleceğini etkileyen alanlarda çalışmaya başladı.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nde çalışan Pavey, farklı görevlerde bulundu. Cezayir, Sahra, Mısır, Yemen, Lübnan, Suriye ve Irak’ta insani yardım görevlisi oldu. İran ve Afganistan’ta komiserliğin sözcülüğünü üstlendi. Cenevre’de Küresel Halkla İlişkiler ve Stratejik İletişim Projelerinde Yönetici olarak çalışan Pavey, daha sonra Washington’da Ted Kennedy Nansen Mülteci Ödülü Komitesinin Koordinatörü olarak görev aldı. Macaristan’da BM Mülteciler Yüksek Komiserliği Orta Avrupa üst düzey sözcüsü oldu. 2010’da BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sekreteri olarak çalıştı. Cumhuriyet Halk Partisi’nden gelen davet üzerine, siyasete katıldı, CHP İstanbul Milletvekili seçildi. Pavey, sağlık nedenleriyle milletvekilliği görevinden ayrıldıktan sonra Brüksel merkezli Uluslararası Kadın Liderler Forumu çatısı altında etkin görevler üstlendi. Güvenlik konuları, kadın ve mülteci başlıklarında aktif çalışma yapıyor.
Başından geçen tren kazasını annesi gazeteci Ayşe Önal’la kaleme aldığı kitabı “13 Numaralı Peron” 1997’de Türkiye’de “Yılın En İyi Kitabı” seçildi. Okurların kalbine dokunan Pavey, 2008’de Nobel Barış Ödülü sahibi Dr. Şirin Ebadi ile beraber “İran’daki Mülteci Hakları” (Refugee Rights in Iran) adlı kitabı hazırladı. Ayrıca iki uluslararası yayının editörlüğünü de yapan Pavey, 2011’de bizzat kaleme aldığı ilk kitabı “Nereye Gidersem Gökyüzü Benimdir”i yayımladı. Bir dönem Agos gazetesinde de yazan Pavey, bağımsız olarak gazetecilik çalışmaları yaptı.
Pavey, Londra’da Westminster Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler Bölümünü bitirdi. London School of Economics’te yüksek lisansını tamamladı. “İslam Ülkelerinde Gayrimüslim Vatandaşların Mülkiyet Hakları” konusunda tez çalışmasıyla akademik çevrelerin beğenisini topladı. JCI – Genç Liderler ve Girişimciler Derneği’nden Dünyanın En Başarılı On Genci Ödül Programı’nın 2010 yılı Türkiye finalisti olarak “En Başarılı Genç” ödülüne ulaştı. İki yıl sonra ABD Dışişleri Bakanlığı “2012 Uluslararası Cesur Kadın” ödülüne layık görüldü. Pavey, ödülünü Dönemin First Lady’si Michele Obama tarafından alırken, yine dönemin ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Pavey hakkında çok dokunaklı ve kapsamlı bir konuşma yaparak, dünyanın ilgisini çekti. Pavey, İngilizce, Almanca, Fransızca ve İtalyanca ve “uluslararası işaret dili” konuşuyor. Ayrıca başlangıç düzeyinde Arapça ve Farsça biliyor.
Konuşma Konuları
- Kadın, Çocuk, Yaşlı, Engelli Evrensel İnsan Hakları
- Yardımseverlik (Philanthropy)
- Küresel Göç ve Sosyal Uyum Politikaları
- BM’de Çalışmak; Dünyaya Kuş Bakışı Bakmak
- İnsani Düşünce ve Yakın Gelecek Senaryoları
- Şehirlerarası Diplomasi,
- Şehir ve Çevre Tasarımları
- Güvenliğin Geleceği ve Sivil Güvenlik Sorunları
- Kapsayıcı Endüstriyel Tasarım Çözümleri
Ediz
Hun
Uzman Ekolog, Akademisyen, Sinema Oyuncusu
Küresel Isınma
Şehir Ekolojileri
Sosyal Kalkınma
Doğa
Çevre
Yeşilçam

Biyografi
Ediz Hun, Türk sinemasına adını altın harflerle yazdırdı. Bir dönemin en tanınmış simalarından. Sinemanın çıkmaza girdiğini görünce, kendisine farklı bir kariyer yolu çizdi. Geleceğini, bugün bütün dünyanın bir numaralı konusu olan çevre sorunları üzerine kurdu. Başarılı bir bilim adamı olarak yurda döndükten sonra kariyerini değiştirmeyi göze aldığı çevre uğruna siyasete bile atıldı. “Günümüzün küresel değerler sisteminde ve çağdaş yönetim anlayışında üç temel unsur var: Demokratikleşme, insan hakları ve insan kökenli çevre kirlilikleri sonucu ortaya çıkan çevre koruma kanunu. Bunların üçü de toplumların bir an önce çözümlemesi gereken değerler” diyor Ediz Hun.
Günümüzde 30-35 bin kişiyi alan 10 stadyum dolusu insan her gün dünya nüfusuna ekleniyor. Hun, çevre sorunlarını kontrol altında tutmanın nüfus artışını kontrol etmekle mümkün olduğunu savunuyor: “İstanbul 15-16 milyonluk nüfusa sahip. Bir insandan günde yaşına, yemek alışkanlıklarına göre 4 ila 7 litre atık çıkıyor. 4 litreden hesaplarsak, İstanbul’da günde 64 milyon litre atık çıkıyor. Nüfus artışını kontrol etmezsek çevre sorunlarını ve onunla ilgili küresel iklim değişikliği sistemlerini kontrol altında tutmamız mümkün değil.”
Ediz Hun, çok popüler kimliği ile aranan bir konuşmacı, yılda 35-40 konferans veriyor, gerçekleştirdiği söyleşi başlıkları arzuya göre değişiklik göstermekte. Çok canlı ve enerjik sunumuyla sahnede izleyicileri büyülerken sunumları 45-55 dakika arasında değişiyor ve soru-cevap bölümü ile sona eriyor.
Konuşma Konuları
Ediz Hun, Türk sinemasına adını altın harflerle yazdırdı. Bir dönemin en tanınmış simalarından. Sinemanın çıkmaza girdiğini görünce, kendisine farklı bir kariyer yolu çizdi. Geleceğini, bugün bütün dünyanın bir numaralı konusu olan çevre sorunları üzerine kurdu. Başarılı bir bilim adamı olarak yurda döndükten sonra kariyerini değiştirmeyi göze aldığı çevre uğruna siyasete bile atıldı. “Günümüzün küresel değerler sisteminde ve çağdaş yönetim anlayışında üç temel unsur var: Demokratikleşme, insan hakları ve insan kökenli çevre kirlilikleri sonucu ortaya çıkan çevre koruma kanunu. Bunların üçü de toplumların bir an önce çözümlemesi gereken değerler” diyor Ediz Hun.
Günümüzde 30-35 bin kişiyi alan 10 stadyum dolusu insan her gün dünya nüfusuna ekleniyor. Hun, çevre sorunlarını kontrol altında tutmanın nüfus artışını kontrol etmekle mümkün olduğunu savunuyor: “İstanbul 15-16 milyonluk nüfusa sahip. Bir insandan günde yaşına, yemek alışkanlıklarına göre 4 ila 7 litre atık çıkıyor. 4 litreden hesaplarsak, İstanbul’da günde 64 milyon litre atık çıkıyor. Nüfus artışını kontrol etmezsek çevre sorunlarını ve onunla ilgili küresel iklim değişikliği sistemlerini kontrol altında tutmamız mümkün değil.”
Ediz Hun, çok popüler kimliği ile aranan bir konuşmacı, yılda 35-40 konferans veriyor, gerçekleştirdiği söyleşi başlıkları arzuya göre değişiklik göstermekte. Çok canlı ve enerjik sunumuyla sahnede izleyicileri büyülerken sunumları 45-55 dakika arasında değişiyor ve soru-cevap bölümü ile sona eriyor.
Videolar
Levent
Erden
Akademisyen, Reklamcı
Pazarlama
Entegre Pazarlama İletişimi
Reklam
Tüketici Davranışları

Biyografi
Levent Erden, tek başına bir fikir fabrikası, pazarlama iletişiminin başarısı kanıtlanmış aranılan ismi. Kutu dışı düşünmek, hayata farklı açılardan bakmak onun işi. Profesyonel yönetici, reklamcı, pazarlama konusunda uzman kişi, iletişimci, eğitimci şapkaları taşıyor. Öğrencileri tarafından pek seviliyor, dersleri doluyor taşıyor. Kerametini sorgulayanlar kendisiyle konuşma performanslarında buluşuyor ve etkileniyor.
İletişim Yönetimi
Erden’in profesyonel kariyerinde hepsi birbirinden büyük uluslararası markalar, şirketler yer alıyor. Çalışma hayatına reklamcı olarak başlayan Erden’in ilk iş deneyimi reklam ajansı McCann. Daha sonra L’Oreal Türkiye operasyonunu başlatmak üzere Fransa ve Türkiye’de dönüşümlü olarak görev yapan Erden, L’Oreal’in ilk Türk yöneticisi olarak görev yaptı. Pepsi Co. International Ülke Müdürü görevinden sonra pazarlama ve iletişimin kapsayabildiği hemen her yönetici koltuğuna oturdu.
Pazarlama Danışmanlığı
Levent Erden kendi pazarlama danışmanlığı şirketini kurarak pek çok uluslararası şirkete hizmet verdi. Türkiye’nin ilk interaktif TV denemesini gerçekleştiren Aktif TV’nin Genel Müdürlüğü’nü yaptı. Bilgi Üniversitesi’nin kuruluşu aşamasında katkıda bulundu.
Levent Erden yaptığı işle ilgili şöyle konuşuyor: Ukalaca olsa da ‘marketing’ demeyi tercih ediyorum çünkü kapılarında “Pazarlamacı ve anketör giremez” yazan bir ülkede “Pazarlamacıyım” dersem hiçbir apartmana giremem.
Merak duygusu
Başarısının ardında merak duygusunun yattığının altını çizen Erden, “Birçok Galatasaraylı gibi olayların çeşitli taraflarından bakmak gibi bir disiplinle büyüdüm. İkincisi benim kendi hayat felsefem; etrafımla olan alışverişimi, ilişkimi ne kadar fazlalaştırırsam o kadar yaşadığımı hissediyorum. Belki bir tek konunun uzmanı olmak var ama dinlediğim müziği de yediğim yemeyi de merak ediyorum.” diyor.
Levent Erden, Bilgi Üniversitesi MBA ve e-MBA programlarında Pazarlama, Entegre Pazarlama İletişimi, Reklam ve Tüketici Davranışları konularında dersler veriyor.
Konuşma Konuları
- Geleceğin Müşterisine Nasıl Pazarlama Yapılmalı?
- Dönüşmek ya da Dönüşmemek
- Gelecek Geldi mi?
- Başarısızlık Hikayeleri
Emre
Alkin
Ekonomist, Danışman, TV yorumcusu, Akademisyen
Güncel Ekonomi Değerlendirmeleri
Küresel Ekonomi
Finansal Yorumlar

Biyografi
Emre Alkin, ekonomi yorumlarına ve yorumculuğuna renk katan, korkulan verileri, inen çıkan döviz, borsayı, gün içinde değişen ekonomik gelişmeleri anlaşılabilir bir dille aktarabilme yeteneğine sahip. Güçlü haber kaynaklarına dayandırdığı ekonomi ve politika yorumlarını objektif bir duruşla sergiliyor, çoğunlukla vicdanlara sesleniyor.
“Mal ve hizmet satarak kar etme dönemi bitti, artık TIME konseptini doğru uygulayabilen kazanıyor.”
Prof. Dr. Alkin’i klasik kalıplar içine koymak mümkün değil, ele avuca sığmayan enerjisi, her şeyi öğrenmeye açık, ilişkilendirme yeteneğiyle tanınıyor, bu yüzden ekonomiyi yorumlarken, “Bir bakalım, bu konuda Emre Alkin ne demiş…” diyen çok oluyor.
Bugünü anlamak, yarını görmek için olayların nereden nereye geldiğini doğru görmek gerektiğini söyleyen Alkin, ekonomik gelişmeleri yorumlarken tarih faktörünü odakta tutmaya özen gösteriyor. Alkin’e göre küresel liderliği yakalamanın yolu TIME konseptini doğru uygulayabilmekten geçiyor. Global piyasada güç sahibi olmak için Telekomünikasyonun, İnternetin, Medyanın ve Eğlencenin (TIME) bir arada uygulandığı stratejilerin başarıya götüreceğine işaret ediyor.
Emre Alkin, akademik çalışmalarının yanı sıra televizyon yorumculuğu, konuşma ve seminerler ile danışmanlık ve farklı sektörlere dağılan yönetim kurulu üyelikleri sayesinde iş dünyası-akademi-medya üçgeninin nabzını tutuyor. Yorumlarındaki zenginlik çeşitlilikle mümkün oluyor. Alkin’in bilinmeyen yönleri var; müzik ve ekonomi kitaplarının yanı sıra raflarda yerini alan aşka dair kitapları.
Ünlü ekonomist merhum Prof. Dr. Erdoğan Alkin’in oğlu olan Emre Alkin, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde lisans ve yüksek lisans eğitimini tamamladı. Hızla doçent, çok genç yaşta da profesör unvanını aldı. İMKB Başkan Danışmanlığı, TİM Genel Sekreterliği, Vergi Konseyi Üyeliği görevlerinde bulundu. Çukurova Holding, Doğan Holding ve Altınbaş Holding gibi ekonomiye yön veren dönemin önemli özel sektör kuruluşlarında görev yaptı. Türkiye Futbol Federasyonu Genel Sekreterliği görevinde de bulunan Alkin’in dahil olduğu kurum ve kuruluşları sıralarken dönemsel etki veya çeşitlilik gözetmek gerek aksi halde kaçınılmaz olarak uzunca bir liste paylaşmak zorunda kalacağız. Son olarak çeşitli gazete ve televizyon kanallarında ekonomi yorumcu olarak programlara renk kattığını ve halen Topkapı Üniversitesi Rektörü olarak görev yaptığını ifade ederek noktalamak gerek.
Konuşma Konuları
- Yarın Ekonomide Bizi Neler Bekliyor?
- Yeni Ekonomi Düzeni ve Dengeleri
- Kriz ve Risk Yönetimi
- Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak!
Videolar
Elif
Dağdeviren
Yapımcı, İletişim Danışmanı
Hikaye Anlatımı
Sinema Dünyası
Eğlence Sektörü
Show Business
Yeni Medya
Dijital Kültür

Biyografi
Elif Dağdeviren, TRT için film çevirmenliği ile başladığı iş hayatına; muhabirlikten genel yayın yönetmenliğine uzanan gazetecilik, televizyon yapımcılığı ile devam etti. netbul.com markası ile 1998 yılında Türkiye’nin ilk büyük internet içerik şirketini kurdu. 2001 yılında bir yeni medya şirketi için ilk büyük ölçekli satış olarak kabul edilen netbul.com satışını gerçekleştirdi. Daha sonra kurduğu film yapım şirketi ile televizyon programlarının, önemli uluslararası festivallerden ödüllerle dönen ve Dondurmam Gaymak gibi Türkiye’nin aday adayı olarak Oscar yolculuğunda da adından söz ettiren sinema filmlerinin yapımcılığını yaptı. Bunların yanı sıra 4000 kişilik bir konser merkezinin de kurucu ortağı olarak 40’a yakın uluslararası konser organizasyonu düzenledi.
İletişim, Yaratıcılık
Türkiye’de “eğlence” konseptinin ekonomik bir değer olduğu kadar içeriğiyle sosyal değer olarak anlaşılıp kabul edilmesi için yıllardır ciddi bir enerji ve emek harcayan Dağdeviren, “Eğlence ciddi bir iştir. Ne kadar ciddiye alırsanız sonuçları da o kadar eğlenceli olur. Hem ruhunuz hem de ekonominiz için… Ben de diyorum ki benim işin eğlence, hem de en keyifli kısmı; doğru zamanda doğru hikayeyi yaratıp doğru bir şeklide anlatabilmek” diyor.
Kurduğu Edge CCF şirketi ile film yapımcılığı, yeni medya içerikleri üretimi, entertainment business’a değen iletişim ve marka danışmanlıkları yapan ve 51-52-53. Uluslararası Antalya Film Festivali’nin direktörlüğü görevini de başarıyla yürütmüş olan Dağdeviren, aynı zamanda kurucusu olduğu Cinema Of Turkey ile de Türkiye’yi ve Türk Sineması’nı uluslararası film sektörüne tanıtmak için ülkeler arası “gönüllü kültür elçisi” olarak çalışıyor. TÜRSAK Vakfı Başkanı.
Doğru hikaye başarıya götürür
Her faaliyette bir içerik olması gerektiğini, çalışmalarında da hikayesiz çalışmanın çıplak kalacağını ifade eden Dağdeviren; “İnsanların da markaların da kendi içlerinde olağanüstü bir, hatta birden çok hikaye barındırdığını düşünüyorum. Ve her bir hikayenin en güçlüsünün bulunup anlatılması bence olağanüstü bir yolculuk. Doğru hikaye doğru zamanda doğru anlatılırsa sonuçları inanılmaz kazanımlara neden oluyor.”
EFA (European Film Academy) ve EWA (Euopean Women’s Audiovisual Network) üyesi olan Dağdeviren; TED Ankara Koleji ve Hacettepe Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunu. Rutgers Univeristy’de “American Languages and Sociology of Entertainment” ile Baruch College’da “Business of Music” eğitimleri aldı.
Konuşma Konuları
- Hikaye anlatımı. Doğru zamanda en vurucu hikayeyi en güçlü şekilde anlatabilmek.
- Dijital kültür, trendler ve platformlar
- Entertainment business- eğlence sektörü (sinema, sahne sanatları, dijital platformlar, eğlence ekonomisi)
- Show Business – Sinema ve Sinemaya Dair Her şey
- Festival Yönetimi
- Yaratıcılık; iş geliştirme
- Kadın ve Girişimcilik
- Motivasyon. Herkes kendi hayatının başrolüdür
- Yeni Medyada İçerik Üretimi ve İletişimi
Videolar
Güven
İslamoğlu
TV Programı Yapımcısı, Yönetmen
Çevre Sorunları
Doğa
Ekoloji
Yenilenebilir Enerji
Alternatif Enerji
Sürdürülebilirlik

Biyografi
Güven İslamoğlu, belgesel yapımcısı ve TV programcısı. Kamuoyunun çevre sorunları ve doğayı koruma dürtüsünde olumlu katkı yapan aktivist gazeteci. Doğayla barışık bir yaşamın mümkün olduğunu yılmadan anlatan doğal ve kültürel miraslarımızı korumanın insanlık görevi olduğunu programlarında aktaran farkındalık yaratmak üzere Türkiye’yi karış karış dolaşan yerküre dostu, çevre temasında fikir önderi.
Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Basın – Yayın bölümünden mezun olan Güven İslamoğlu, 1989 – 1991 yılları arasında TRT Ankara Televizyonu “Gün Başlıyor” ve “Akşama Doğru” programlarında yönetmen olarak çalıştı.
Başarılı TV kariyeri
1992 yılında HBB’nin kuruluşunda yer aldı. Özel Haber Dairesi’nde yapımcı yönetmen olarak görev yaptı. “Anten” ve “Yüksek Tansiyon” programlarının sorumluluğunu üstlendi. 1993 -1994 yılları arasında Hürriyet Production’da yönetmen olarak çalıştı. “Arena” ve “Prizma” programlarının yönetmenliğini yaptı.
1995 yılında kamera arkasını bırakıp ekran önüne geçmeye karar vererek Show TV Haber Merkezi’ne geçti. Özel haberler yaptı. 1997 yılında Star Haber Merkezi’ne transfer oldu. Özel haberlerin yanı sıra Executive Producer olarak görev yaptı. 1999 yılında CNN Türk’e geçerek kuruluşunda yer aldı. “Ecevit”, “Kıbrıs”, “Yaralı Balina” ve “Ağrı’ya By-Pass” belgesellerine imza attı. CNN Türk bayrağını Ağrı Dağı’nın zirvesine dikti. Türkiye’de ilk defa 4200 metreden canlı yayın yaptı. Türkiye’nin gündemine damgasını vurmuş birçok olayda etkin görev aldı. Halen CNN Türk Haber Merkezi’nde “senior reporter” olarak görevine devam ediyor. “Her Yerde Bir Haber Var” programıyla birçok ödül alan İslamoğlu, “Yeşil Doğa” programını hazırlayıp sunuyor.
Çevre aktivisti
İslamoğlu, çevre ve doğa temalarında sürdürülebilir performans sergileyen parmakla gösterilecek bir medya mensubu, hazırlayıp sunduğu TV programlarıyla dünyanın ve Türkiye’nin çevre gündemini izleyici ile buluşturuyor. Amacı kitleleri doğa ile barışık yaşamaya teşvik etmek. “Var olduğunu bilmediğimiz bir şeyi korumayız” diyen İslamoğlu, nasıl bir ülkede yaşadığımızı, arkeolojik, tarihi ve kültürel miraslarımıza konu aldığı programlarda ve kamu spotlarında yılmadan vurguluyor.
İslamoğlu’nun gazeteci olarak aldığı ödüller arasında Çağdaş Gazeteciler Derneği “En İyi Belgesel Ödülü”, İstanbul Çevre Konseyi Federasyonu “Çevre Ödülü”, ÇEVKO “Doğaya Saygı Ödülü”, Avrupa’nın Çevre Nobeli olarak görülen “EUROSOLAR Güneş Ödülü” – Berlin, Medya Etik Konseyi “TV Belgesel Etik Ödülü” yer alıyor.
Özel hayatında da doğa ile iç içe yaşayan İslamoğlu, amatör olarak marangozlukla uğraşıyor, aktif olarak trekking, bisiklet ve katamaran sporları yapıyor.
Konuşma Konuları
Nasıl Bir Ülkede Yaşıyoruz?
- Ekoloji
- Yenilenebilir ve Alternatif Enerji
- İletişimde Yeni Trendler: Elektronik-Dijital-Sosyal Medya
- Kurumsal İletişim
- Keşfetmenin Sırrı
- Su Savaşları
- Küresel Isınmanın Ekolojik Ve Sosyolojik Etkileri
- Yeni Trend Çevre
- Sürdürülebilir Olmanın Yolları
Videolar
Leyla
Alaton
Alarko Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
Girişimci Kadın
Feminizm
Girişimcilik
İnovasyon
Biyografi
Leyla Alaton, Türk iş dünyasının en renkli simalarından biri. Cesur bir iş kadını, renkli konuşmacı. Köklü bir aile şirketi geleneğinden geliyor. Alaton, kendine özgü üslubu ve ilgi alanlarındaki cesur yaklaşımlarıyla dikkat çekiyor. Kadının toplumda öne çıkması, kendine yetmesi ve kariyerinde başarılı olabilmesi için yorulmadan çalışıyor. Alaton özellikle girişimcilik, inovasyon ve kadın istihdamı konularında geliştirdiği uzmanlığı konuşmacı olarak geniş kitlelerle paylaşmaya özen gösteriyor, önem veriyor.
Başarılı kariyer yolculuğu
1986’dan bu yana iş hayatında aktif olarak çalışan Leyla Alaton gelişmiş gözlem yeteneği sayesinde kariyer basamaklarını hızla tırmandı. ABD’de eğitimini tamamladıktan sonra yurda döndü ve Kariyer yolculuğuna 1986 yılında babası İshak Alaton ile ortağı Dr. Üzeyir Garih’in kurduğu Alarko Holding’te başlayan Alaton, Alarko Holding’de Alkent – Etiler Uyduşehir ve Alsit Villakent projelerinin tanıtım ve pazarlama faaliyetlerini yürüttü.
1992’de Milli Prodüktivite Merkezi tarafından “Yılın İş Kadını” seçildi.
1993’te Davos Dünya Ekonomik Forumu’nda ilk defa seçilen “Geleceğin Liderleri” arasında yer aldı. Aynı yıl Megatrend Halkla İlişkiler Danışmanlık şirketini kurdu. Aérospatiale, Alcatel gibi dünya devlerine danışmanlık yaptı. Birçok sivil toplum kuruluşunda aktif görev alan Alaton, GYİAD (Genç Yönetici ve İşadamları Derneği) Kurucu Üyeliği, GIF (Global İlişkiler Forumu) Üyeliği, New Museum, New York Leadership Council Üyeliği, Bir Dilek Tut (Make A Wish) Derneği Yönetim Kurulu Üyeliği, Darüşşafaka Eğitim Kurumları Danışma Kurulu Üyeliği, Contemporary Art İstanbul Danışma Kurulu Üyeliği, WPO ( World Presidents’ Organization) Üyeliği ve “Cartier Dünya Kadın Girişimcilik Ödülü” jüri üyeliğini yürütüyor.
Kadın girişimcilere destek veriyor
Alaton, bazı konularda özellikle hassas yeni ve taze fikirlerin vücut bulması için girişimcilere uzun yıllara dayanan tecrübesi ile destek veriyor. İş ve sosyal yaşamda kadınlara destek olunması gerektiğini savunuyor. Konuşmacı ya da davetli olarak yer aldığı etkinliklerde kadın dayanışmasını destekleyen söylemleriyle girişimci hemcinslerini cesaretlendiren Alaton, aktif olarak bu fikrin yayılması ve eyleme geçirilmesi için çeşitli kuruluşlarda görev alıyor. Alaton, Kadın hakları, kadının güçlenmesi, girişimcilik gibi konularda televizyon programlarında, üniversitelerde, çeşitli dernek, vakıf ve organizasyonlarda aranan aktif bir konuşmacı.
Sanat tutkunu
İş yaşamının yanı sıra sanatsal faaliyetleri ve koleksiyonlarıyla da tanınan Alaton, resim ve modern sanatlara üniversite yıllarından bu yana ilgi duyuyor. Alaton’un sıra dışı bir sanat anlayışı var: “Sanat, kafası karışık olanı sakinleştirmeli, sakin olanın da kafasını karıştırmalı”. Contemporary Art İstanbul Danışma Kurulu Üyesi olan Alaton’un geniş bir resim koleksiyonu bulunuyor.
Alaton, ABD-New Jersey’de Fairleigh Dickinson Üniversitesi, İş İdaresi ve Yöneticilik bölümünden mezun oldu. Master’ını New York Üniversitesi’nde, Sosyal Bilimler dalında tamamladı. Alaton, Alarko Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Alvimedica, Tıbbi Ürünler San. ve Dış Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi görevlerini yürütüyor. Leyla Alaton, Türk-Fransız ilişkilerine katkılarından ötürü Fransa’nın en büyük devlet nişanı olan Légion d’Honneur ile ödüllendirildi.
Konuşma Konuları
- Kadın İstihdamı- Kadın Hakları
- Bir Kadının Gözünden İş Dünyası
- Kadın Girişimciliği
Videolar
Sevil
Atasoy
BM Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu üyesi, Kanıt Bilişim Yayıncılık ve Danışmanlık Şirketi Sahibi, Program Yapımcısı, Akademisyen
Suç
Cinayet
Delil
Kanıt
Biyoloji
Kusursuz Cinayet
Biyografi
Sevil Atasoy, Türkiye’nin küresel organizasyonlarında uzun yıllar başarılı küresel kariyer çizgisi izlemiş bilim insanı. BM Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu önceki Başkanı Sevil Atasoy, Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı olarak akademik çalışmalarına devam ediyor. Kanıt Bilişim Yayıncılık ve Danışmanlık Şirketi Sahibi Program Yapımcılığı görevlerini de birlikte yürütüyor.
Farklı bir meslek, sıra dışı bir yaklaşım
Mesleği hayal gücümüzün ufuklarını zorlasa da aslında o geçmişi insan bedeni üzerindeki kanıtlardan araştıran bir fütürist. “Melekler ve şeytanların dünyasında gezinmek zorunda olduğunuz bir mesleğiniz varsa, yaşadıklarınız polisiye dizi ve filmlerde izlenenlere pek benzemez. Üç-beş kişiyle yürütülen soruşturmalar yoktur, birkaç günde aydınlatılabilen cinayetler azdır. Hele ulusal düzeyde bir DNA veri tabanı bile olmayan bir ülkede çalışıyorsanız faili meçhulleriniz de çoktur.”diyor.
Atasoy, yüzyıllar boyu elinde taş, sopa, bıçak, silah olana karşı temkinli olan bizlerin, pek yakında cep telefonu gördüğümüzde kaçacak delik arayacağımızı söylüyor. Farkında olmadığımız tehlikeye dikkat çekiyor; yeni kuşak akıllı telefonların kusursuz cinayetler işleyen ölümcül silahlara dönüştüğü gerçeği. Uzaktan kalp krizi geçirtmek, şeker komasına sokmak, trafik kazası yaptırmak ya da beynin vagus sinirini uyararak istemsiz hareketlere yönlendirmek mümkün olacak. 2002 yılında Masumiyet Projesi adlı çalışmanın hayata geçirilmesine öncülük eden Atasoy projede birçok avukat ve bilim insanıyla iş birliği yapıyor. Masumiyet Projesi, Türkiye’de haksız yere hüküm giymiş olanların DNA analizleri sayesinde masumiyetlerini ispatlamayı hedefliyor. Projenin amacı ise gelecekte benzeri hataların yapılmaması için gereken önlemlerin belirlenmesine yardımcı olmak ve bunları yetkililerle paylaşmak.
Bilim insanı
Türkiye’de olay yeri inceleme, kriminal laboratuvarların gelişmesi ve DNA delillerine katkısı nedeniyle yılın bilim insanı ödülüne layık görülen Prof. Dr. Sevil Atasoy, suçla mücadelede otuz yılı aşan deneyimlerini paylaşıyor, dinleyiciyi gerçeğe ve sadece gerçeğe ulaşmaya çalışan delil avcılarının, zor ama bir o kadar gizemli ve çekici dünyası ile tanıştırıyor. “Kusursuz cinayet yoktur, kusursuz olsaydı, zaten cinayet olduğunu dahi anlamayacak, doğal ölüm kaza ya da intihar sanacaktınız, asıl mesele iyi bir otopsi ve doğru dürüst delil toplamaktır” diyen Atasoy, 12 yıl Adalet Bakanlığı Kimya Dairesi Başkanı ve 18 yıl, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Müdürü olarak görev yaptı.
Akademisyen ve televizyoncu
Sevil Atasoy’un eğitimi ve kariyeri genç Türk kadınına örnek; Alman Lisesi ve İ.Ü. Kimya Fakültesi mezunu olan Atasoy, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde öğretim üyeliğinin yanı sıra 1980-1993 yılları arasında Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Kimyasal Tahliller İhtisas Dairesi Başkanlığını, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nün 1988-2005 yılları arasında Müdürlüğünü yürüttü. 2005-2010 arasında Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu üye ve başkanı olarak çalıştı, Hürriyet gazetesi Pazar ekinde Delil Avcısı köşesinde popüler adli bilim yazıları kaleme aldı, yüzün üzerindeki bilimsel yayınlarına ek olarak altı adet kitabı bulunuyor. “Yeraltındaki Melekler, Yerüstündeki Şeytanlar” adıyla yayımlanan kitapları çok ilgi gördü. Polisiye dizi “Kanıt”ın öykü danışmanı ve sunucusu Atasoy, aynı zamanda CNNTürk’teki “Suç ve Delil” programının da hazırlayıp sundu.
Konuşma Konuları
- Kusursuz Cinayet Yoktur, Kusursuza Yakın Olanlar Vardır
- Seri Katil Yakalama Rehberi
- Sudan Çıkan Bir Başkan: Turgut Özal
- CSI: Seks, Yalanlar ve Larvalar
- Mozart’ın Kafatası, Beethoven’in Saçı, Einstein’ın Beyni ve Başka Önemsiz Şeyler
Videolar
[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]