Skip to content

Keynote

[vc_row css=”.vc_custom_1585140294563{margin-top: 30px !important;}”][vc_column][vc_column_text]Profesyonel konuşmacılarımız haklı şöhretleriyle dünyanın her köşesinden talep görüyor. Geniş kitleleri harekete geçirecek konuşma performanslarına bu adresten ulaşabilirsiniz.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1585169686613{margin-top: 50px !important;}”][vc_column][vc_column_text]

Keynote Ara

En Geniş Konuşmacı Portföyü



Sevil
Atasoy

BM Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu üyesi, Kanıt Bilişim Yayıncılık ve Danışmanlık Şirketi Sahibi, Program Yapımcısı, Akademisyen

Suç

Cinayet

Delil

Kanıt

Biyoloji

Kusursuz Cinayet

Biyografi

Sevil Atasoy, Türkiye’nin küresel organizasyonlarında uzun yıllar başarılı küresel kariyer çizgisi izlemiş bilim insanı. BM Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu önceki Başkanı Sevil Atasoy, Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı olarak akademik çalışmalarına devam ediyor. Kanıt Bilişim Yayıncılık ve Danışmanlık Şirketi Sahibi Program Yapımcılığı görevlerini de birlikte yürütüyor.

Farklı bir meslek, sıra dışı bir yaklaşım

Mesleği hayal gücümüzün ufuklarını zorlasa da aslında o geçmişi insan bedeni üzerindeki kanıtlardan araştıran bir fütürist. “Melekler ve şeytanların dünyasında gezinmek zorunda olduğunuz bir mesleğiniz varsa, yaşadıklarınız polisiye dizi ve filmlerde izlenenlere pek benzemez. Üç-beş kişiyle yürütülen soruşturmalar yoktur, birkaç günde aydınlatılabilen cinayetler azdır. Hele ulusal düzeyde bir DNA veri tabanı bile olmayan bir ülkede çalışıyorsanız faili meçhulleriniz de çoktur.”diyor.

Atasoy, yüzyıllar boyu elinde taş, sopa, bıçak, silah olana karşı temkinli olan bizlerin, pek yakında cep telefonu gördüğümüzde kaçacak delik arayacağımızı söylüyor. Farkında olmadığımız tehlikeye dikkat çekiyor; yeni kuşak akıllı telefonların kusursuz cinayetler işleyen ölümcül silahlara dönüştüğü gerçeği. Uzaktan kalp krizi geçirtmek, şeker komasına sokmak, trafik kazası yaptırmak ya da beynin vagus sinirini uyararak istemsiz hareketlere yönlendirmek mümkün olacak. 2002 yılında Masumiyet Projesi adlı çalışmanın hayata geçirilmesine öncülük eden Atasoy projede birçok avukat ve bilim insanıyla iş birliği yapıyor. Masumiyet Projesi, Türkiye’de haksız yere hüküm giymiş olanların DNA analizleri sayesinde masumiyetlerini ispatlamayı hedefliyor. Projenin amacı ise gelecekte benzeri hataların yapılmaması için gereken önlemlerin belirlenmesine yardımcı olmak ve bunları yetkililerle paylaşmak.

Bilim insanı

Türkiye’de olay yeri inceleme, kriminal laboratuvarların gelişmesi ve DNA delillerine katkısı nedeniyle yılın bilim insanı ödülüne layık görülen Prof. Dr. Sevil Atasoy, suçla mücadelede otuz yılı aşan deneyimlerini paylaşıyor, dinleyiciyi gerçeğe ve sadece gerçeğe ulaşmaya çalışan delil avcılarının, zor ama bir o kadar gizemli ve çekici dünyası ile tanıştırıyor. “Kusursuz cinayet yoktur, kusursuz olsaydı, zaten cinayet olduğunu dahi anlamayacak, doğal ölüm kaza ya da intihar sanacaktınız, asıl mesele iyi bir otopsi ve doğru dürüst delil toplamaktır” diyen Atasoy, 12 yıl Adalet Bakanlığı Kimya Dairesi Başkanı ve 18 yıl, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Müdürü olarak görev yaptı.

Akademisyen ve televizyoncu

Sevil Atasoy’un eğitimi ve kariyeri genç Türk kadınına örnekAlman Lisesi ve İ.Ü. Kimya Fakültesi mezunu olan Atasoy, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde öğretim üyeliğinin yanı sıra 1980-1993 yılları arasında Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Kimyasal Tahliller İhtisas Dairesi Başkanlığını, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nün 1988-2005 yılları arasında Müdürlüğünü yürüttü. 2005-2010 arasında Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu üye ve başkanı olarak çalıştı, Hürriyet gazetesi Pazar ekinde Delil Avcısı köşesinde popüler adli bilim yazıları kaleme aldı, yüzün üzerindeki bilimsel yayınlarına ek olarak altı adet kitabı bulunuyor. “Yeraltındaki Melekler, Yerüstündeki Şeytanlar” adıyla yayımlanan kitapları çok ilgi gördü. Polisiye dizi “Kanıt”ın öykü danışmanı ve sunucusu Atasoy, aynı zamanda CNNTürk’teki “Suç ve Delil” programının da hazırlayıp sundu.

Konuşma Konuları

  • Kusursuz Cinayet Yoktur, Kusursuza Yakın Olanlar Vardır
  • Seri Katil Yakalama Rehberi
  • Sudan Çıkan Bir Başkan: Turgut Özal
  • CSI: Seks, Yalanlar ve Larvalar
  • Mozart’ın Kafatası, Beethoven’in Saçı, Einstein’ın Beyni ve Başka Önemsiz Şeyler

Videolar

Şebnem Kalemli
Özcan

Maryland Üniversitesi Ekonomi ve Finans Profesörü, “Center for Economic Policy Research” ve “National Bureau of Economic Research” Araştırma Görevlisi

Biyografi

Şebnem Kalemli Özcan, Ekonomi alanında görüşlerine en çok başvurulan kadın ekonomistlerden biri. ODTÜ Ekonomi bölümünden sonra, Brown Üniversitesi’nde Ekonomi üzerine yüksek lisans ve doktora yaptı. Yardımcı doçent, doçent ve profesörlük unvanlarını Houston Üniversitesi’nde aldı. Bilkent, Koç, Harvard Üniversitesi’nde ders verdi. Dünya Bankası Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi Baş Ekonomisti olarak görev aldı. Avrupa Merkez Bankası Duisenberg Akademi Üyesi olan Özcan National Bureau of Economic Research, Koç-TÜSİAD Ekonomik Araştırma Fonu ve Center of Economic Policy Research’de Kıdemli Araştırmacı. Journal of Development Economics’de editörlük yapan Özcan çalışmalarını, Maryland Üniversitesi’nde tam zamanlı profesör olarak sürdürüyor.

Uluslararası platformlarda aranan ekonomist

Özcan, 2012’de IMF Yetkilisi olarak seçilen üç akademisyenden biri oldu. Özcan, önde gelen uluslararası yayınlarda alıntılanan ve yayınlanan makale-araştırma-yorumlarıyla dikkat çeken ekonomist olarak önemli toplantıların da keynote konuşmacısı olarak isabetli yorumlarını paylaşıyor. Özcan, Roubini  Araştırma Grubu’nun da  yorumcuları arasında. Özcan, Avrupa Finansal Entegrasyonu üzerine hazırladığı çalışmasıyla (2008) Avrupa Komisyonu Marie Curie Uluslararası Yeniden Entegrasyon Ödülü’ne layık görülen ilk Türk sosyal bilimci akademisyen.

Ekonomi ve sosyal bilimler

Ekonomi üzerine  çalışmalarının yanı sıra kadınlar, nüfus ve yaşam kalitesi konularında sosyal araştırma ve çalışmaları bulunan Özcan, sosyal bilimlerde disiplinlerarası çalışmaların birbirini besleyeceğine ve ekonominin daha kolay yorumlanabileceğini savunuyor.

Konuşma Konuları

  • Uluslararası Ekonomi ve Gelişim
  • Nüfusun ve Yaşam Koşullarının Ekonomi Üzerine Etkileri
  • Finansal Belirsizlik ve Finansal Entegrasyon: Krizler
  • Bankaların Risk Yönetiminin Ülke Ekonomisine Etkisi
  • Uluslararası Finansal Piyasalardan Maksimum Yarar Sağlama Yolları
  • Ülkelerin Uzun Vadeli Yatırım Stratejileri

Videolar

Nasuh
Mahruki

Dağcı, Yazar, Fotoğrafçı

Liderlik

Takım Çalışması

Risk Yönetimi

Motivasyon

İlham

Biyografi

Nasuh Mahruki, Sovyet Asya’nın 7000 metreden yüksek beş tırmanışını da tamamlayarak, Rusya Dağcılık Federasyonu tarafından, hala Türkiye’de tekrarı yapılmayan KAR LEOPARI unvanı verilen bir isim. Mahruki, Everest Dağı’na tırmanan ilk Türk, dünyadaki ilk Müslüman dağcı ve YEDİ ZİRVELER projesini tamamlayan dünyanın en genç dağcısı. 8000 metreden yüksek Cho Oyu – (Türkiye’nin en yüksek solo tırmanışı), Lhotse ve K2 – (Türkiye’nin en yüksek oksijen desteksiz tırmanışı) dağlarına oksijen desteksiz tırmandı. 15 yıl aradan sonra Everest Dağı’na bir kez daha tırmandı. Türkiye, İran, Pakistan, Hindistan, Nepal, Sıkkım, Tibet, Bhutan, Moğolistan ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde motosiklet yolculukları yaptı.

Liderlik, takım çalışması, kişisel gelişim, kendini tanıma, hedef odaklılık, kararlılık, disiplin, risk yönetimi gibi konularda motivasyon konuşmaları ve seminerler düzenlemektedir ve bir üniversitede “Takım Çalışması ve Liderlik” dersi vermiştir. Çeşitli gazete ve dergilerde köşe yazarlığı da yapan Mahruki çeşitli televizyon kanallarında belgesel programları hazırlamıştır.

Kurtarma çalışmalarındaki öncü sosyal girişimciliği nedeniyle Amerika’dan ASHOKA Vakfı’na Fellow olarak seçilmiştir – (2004). Filipinler’den Uluslararası Gusi Barış Ödülü’ne – (2009), Bilkent Üniversitesi’nden Sosyal Bilimler alanında Fahri Doktora’ya – (2012) layık görülmüştür. Moğolistan Kültür, Spor, Turizm Bakanlığı tarafından JUUKH BICHIG Takdirmanesi’yle ödüllendirilmiştir.

Arama Kurtarma Derneği – AKUT Kurucu Üyesi ve Başkanı, UGSAD – Ulusal Güvenlik ve Stratejik Araştırmalar Derneği, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi, SAD – Sualtı Araştırmaları Derneği, Gezginler Kulübü Derneği üyesi ve Ortak İdealler Derneği kurucu üyesi ve Türkiye’deki ASHOKA Vakfı’nın Yönetim Kurulu üyesidir.

Nasuh Mahruki, 1992 yılında Bilkent Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden, 2004 yılında Milli Güvenlik Akademisi’nden mezun oldu. Milli Sporcu, profesyonel dağcı, yazar ve fotoğrafçı olan Mahruki dağcılık, mağaracılık, yamaç paraşütü, aletli dalış, motor sporları, yelken ve bisiklet sporları yapıyor.

Nasuh Mahruki, 2009 yılında, Himalayalar’da Bhutan Krallığı’na yaptıkları bir motosiklet yolculuğu sırasında geleneksel bir düğün töreniyle Mine Mahruki ile evlenmiştir ve 2013 yılında oğulları Barlas, 2015 yılında kızları Bilge dünyaya gelmiştir.

Konuşma Konuları

  • Liderlik, Takım Çalışması
  • Kişisel Gelişim
  • Kendini Tanıma
  • Hedef Odaklılık
  • Kararlılık
  • Disiplin
  • Risk Yönetimi

Videolar

İlber Ortaylı
Prof. Dr.

Türk Tarih Profesörü, Yazar, Akademisyen

Osmanlı İmparatorluğu

Osmanlı Hanedanı

İstanbul

Tarihten Dersler

Biyografi

Prof. Dr. İlber Ortaylı, tarihi sevdiren adam olarak biliniyor. Açıklayan, soran, sorgulayan bakış açısı, bazen biraz sivri dili ve doyum olmaz anekdotlarıyla toplantı, seminer ve konferanslarda farklı hedef kitleleri kucaklıyor.

İlber Ortaylı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nin tarih bölümünü bitirdi. Halil İnalcık, Mümtaz Soysal, Seha Meray gibi önemli isimlerin öğrencisi oldu. Viyana Üniversitesi Slavistik ve Orientalistik Bölümü’nde eğitim gördü. Yüksek lisans çalışmasını Chicago Üniversitesi’nde Halil İnalcık ile yaptı.

Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde 1974 yılında doktor oldu. 1979 senesinde de “Osmanlı İmparatorluğunda Alman Nüfuzu” çalışmasıyla doçentliğini aldı. 1982-1989 yılları arasında Viyana, Berlin, Paris, Princeton, Moskova, Roma, Münih, Strazburg, Yanya, Sofya, Kiel, Cambridge, Oxford ve Tunus üniversitelerinde misafir öğretim üyeliği yaptı. 1989’da Türkiye’ye dönerek profesör oldu.

Tarihe farklı bir bakış

Tarihe ve tarihteki olaylara farklı bir perspektiften bakmanın yanı sıra tarihten alınacak derslerle günümüzü değerlendiren ve öngörüleriyle düşündüren Ortaylı, sadece tarihi değil bugünü ve geleceği de konuşuyor. Son kitabı ‘Bir Ömür Nasıl Yaşanır’da insanların hayatlarını en iyi nasıl değerlendirebileceğine dair görüşlerini aktarıyor.

“Yaşadıkları insanın yüzüne yansır” diyen Ortaylı, “Bir insan dingin yaşadıysa, iş yaptıysa, kötülükten kaçındıysa onun verdiği huzurla yüzü bir şekil alır. İnsanın yüzünü bir kitap gibi okuyabilirsiniz. İfadeniz bomboşsa hiçbir şey yaşamadığınız fark edilir. Bundan kurtulmak mümkündür; yaşayın, monotonluktan uzaklaşın, gezin, görün, keşfedin, başkalarıyla ilgilenin, okuyun, sevin. Bunları dolu dolu yapın ki izleri yüzünüze yansısın. Yüzünüz ifadesiz kalmasın.” Diyor.

Bitmeyen öğrenme tutkusu

Türk Tarih Kurumu ‘Şeref Üyeleri’ arasında yer alan İlber Ortaylı, ileri seviyede Almanca, Fransızca, İngilizce, İtalyanca ve Rusça; orta seviyede Kırım Tatarca, Slovakça, Romence, Sırpça, Hırvatça, Boşnakça, Arapça, Farsça, Latince, İbranice, Antik Yunanca ve Yunanca biliyor.

Osmanlı ve Rus tarihi ile ilgili makaleleri yerli ve yabancı dergilerde yayınlanan İlber Ortaylı’nın kitaplarının bazıları yabancı dillere çevrildi. 2005 – 2012 yılları arasında Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı olarak çalışan İlber Ortaylı, halen Galatasaray Üniversitesi ve Bilkent Üniversitesi’nde Türk Hukuk Tarihi dersi vermektedir.

İlber Ortaylı, Uluslararası Osmanlı Etüdleri Komitesi Başkan yardımcısı ve Avrupa İran Tetkikleri Cemiyeti üyesidir.

İlber Ortaylı’nın ayrıca çocukluğundan beri büyük bir tutku ve özenle biriktirdiği minyatür otomobillerden oluşan büyük bir koleksiyonu bulunuyor.

Konuşma Konuları

  • Doğu ve Batı toplumların tarih içinde değişimi gelişimi
  • Osmanlı’dan günümüze şehircilik
  • Dünden bugüne İstanbul
  • Geçmişi bilmek, geleceğini anlamak

Ediz
Hun

Uzman Ekolog, Akademisyen, Sinema Oyuncusu

Küresel Isınma

Şehir Ekolojileri

Sosyal Kalkınma

Doğa

Çevre

Yeşilçam

Biyografi

Ediz Hun, Türk sinemasına adını altın harflerle yazdırdı. Bir dönemin en tanınmış simalarından. Sinemanın çıkmaza girdiğini görünce, kendisine farklı bir kariyer yolu çizdi. Geleceğini, bugün bütün dünyanın bir numaralı konusu olan çevre sorunları üzerine kurdu. Başarılı bir bilim adamı olarak yurda döndükten sonra kariyerini değiştirmeyi göze aldığı çevre uğruna siyasete bile atıldı. “Günümüzün küresel değerler sisteminde ve çağdaş yönetim anlayışında üç temel unsur var: Demokratikleşme, insan hakları ve insan kökenli çevre kirlilikleri sonucu ortaya çıkan çevre koruma kanunu. Bunların üçü de toplumların bir an önce çözümlemesi gereken değerler” diyor Ediz Hun.

Günümüzde 30-35 bin kişiyi alan 10 stadyum dolusu insan her gün dünya nüfusuna ekleniyor. Hun, çevre sorunlarını kontrol altında tutmanın nüfus artışını kontrol etmekle mümkün olduğunu savunuyor: “İstanbul 15-16 milyonluk nüfusa sahip. Bir insandan günde yaşına, yemek alışkanlıklarına göre 4 ila 7 litre atık çıkıyor. 4 litreden hesaplarsak, İstanbul’da günde 64 milyon litre atık çıkıyor. Nüfus artışını kontrol etmezsek çevre sorunlarını ve onunla ilgili küresel iklim değişikliği sistemlerini kontrol altında tutmamız mümkün değil.”

Ediz Hun, çok popüler kimliği ile aranan bir konuşmacı, yılda 35-40 konferans veriyor, gerçekleştirdiği söyleşi başlıkları arzuya göre değişiklik göstermekte. Çok canlı ve enerjik sunumuyla sahnede izleyicileri büyülerken sunumları 45-55 dakika arasında değişiyor ve soru-cevap bölümü ile sona eriyor.

Konuşma Konuları

Ediz Hun, Türk sinemasına adını altın harflerle yazdırdı. Bir dönemin en tanınmış simalarından. Sinemanın çıkmaza girdiğini görünce, kendisine farklı bir kariyer yolu çizdi. Geleceğini, bugün bütün dünyanın bir numaralı konusu olan çevre sorunları üzerine kurdu. Başarılı bir bilim adamı olarak yurda döndükten sonra kariyerini değiştirmeyi göze aldığı çevre uğruna siyasete bile atıldı. “Günümüzün küresel değerler sisteminde ve çağdaş yönetim anlayışında üç temel unsur var: Demokratikleşme, insan hakları ve insan kökenli çevre kirlilikleri sonucu ortaya çıkan çevre koruma kanunu. Bunların üçü de toplumların bir an önce çözümlemesi gereken değerler” diyor Ediz Hun.

Günümüzde 30-35 bin kişiyi alan 10 stadyum dolusu insan her gün dünya nüfusuna ekleniyor. Hun, çevre sorunlarını kontrol altında tutmanın nüfus artışını kontrol etmekle mümkün olduğunu savunuyor: “İstanbul 15-16 milyonluk nüfusa sahip. Bir insandan günde yaşına, yemek alışkanlıklarına göre 4 ila 7 litre atık çıkıyor. 4 litreden hesaplarsak, İstanbul’da günde 64 milyon litre atık çıkıyor. Nüfus artışını kontrol etmezsek çevre sorunlarını ve onunla ilgili küresel iklim değişikliği sistemlerini kontrol altında tutmamız mümkün değil.”

Ediz Hun, çok popüler kimliği ile aranan bir konuşmacı, yılda 35-40 konferans veriyor, gerçekleştirdiği söyleşi başlıkları arzuya göre değişiklik göstermekte. Çok canlı ve enerjik sunumuyla sahnede izleyicileri büyülerken sunumları 45-55 dakika arasında değişiyor ve soru-cevap bölümü ile sona eriyor.

Videolar

Cem
Mansur

Müzisyen, Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası Kurucu Şefi

Liderlik

Zaman Yönetimi

Problem Çözme

Motivasyon

Takım Ruhu

Klasik Müzik

Biyografi

Cem Mansur, dünya çapında tanınmış müzik insanı, başarılı orkestra şefi, klasik müzik üstadı. Mansur müziğin yaşamın süsü olarak algılanması fikrine karşı çıkıyor. Klasik müzik eğitimi alan kişinin hayat algısının tamamen değişeceğine yürekten inanıyor. Bir arada müzik yapmanın müthiş bir takım çalışması olduğunu ve demokrasinin en iyi örneğini oluşturduğunu düşünüyor: “Müzik barıştan ve demokrasiden yana mucizevi bir yol. Bir orkestrada çalmak insanın düşünce yapısını etkiler. Tarih ve coğrafyayı öğrenirsiniz. Bir arada müzik yapmak insana gerçek bir demokraside yaşamayı öğretir. Aynı zamanda ötekini dışlamama ve bağ kurabilme kültürünü de aktarır.”

Lider olunur mu lider doğulur mu?

Mansur’a göre orkestra şefi iyi bir lider olmayı gerektirir, şef iyi bir liderdir; “Orkestra ile şef arasındaki ilişki, zamanı iyi kullanmak ve potansiyeli iyi değerlendirme kaygısının olduğu her yerde özellikle yöneten ve yönetilenin bulunduğu disiplinlerde var.”

Mansur, liderlik konusundaki görüşlerini şöyle aktarıyor: “Lider olmayı hak eden kişi, onu hak etmek için yönetimdeki insan grubunun potansiyelini iyi tanıyan ve onu motive edebilen kişidir. Bu bazen teknik bilgi, bazen de şevk verebilmek ve coşturabilmekle ilgili olabiliyor. Aslında bu ikisini bir arada en iyi şekilde birleştiren kişi iyi bir orkestra şefi olabiliyor zaten. ‘Lider doğulur’ ya da ‘lider yetiştirilir’ gibi kesin bir ayrıma gitmek çok zor. Her ikisi de mümkün. Şartlar da insanı lider haline getirebilir. Hayatta karşılaştıkları, yapması gerekenler, insanda kendisinin bile bilmediği bir liderlik vasfını ön plana çıkarabilir.”

Uluslararası başarılar

Mansur, müzik eğitimini Londra City Üniversitesi, Ricordi Şeflik Ödülünü aldığı Guildhall School of Music and Drama ve Los Angeles Filarmoni Enstitüsü’nde aldı. 1981-89 arası İstanbul Devlet Operası şefliğini yaptı. Hollanda, Fransa, İtalya, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Macaristan, Almanya, İsveç, İspanya, Meksika, İsrail, Finlandiya ve Rusya’da orkestra ve opera kuruluşlarıyla konuk şef olarak çalışmalarını sürdüren sanatçı, 1989-97 arasında Oxford Şehir Orkestrası Birinci Şefliği’ni yaptı. 1998’de Akbank Oda Orkestrası Daimi Şefliği’ne getirildi. Mansur, İngiltere’nin en eski ikinci korosu Ipswich Choral Society’nin fahri başkanı ve Ulusal Gençlik Senfoni Orkestrası kurucu şefidir.

Konuşma Konuları

  • Liderlik / Liderlik ve Otokrasi Dengesi
  • Yönetim
  • Motivasyon
  • Problem Çözme
  • Takım Ruhu

Videolar

Mehmet
Öğütçü

Global Resources Partnership Yönetim Kurulu Başkanı The Bosphorus Energy Club’un Kurucusu ve İcra Başkanı Genel Energy plc, Şişecam Grup ve Saudi Crown Investment Holding Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi

Uluslararası İlişkiler

Dış Politika

Enerji Politikası

Gelecek Perspektifi

Fırsat-Risk

Çin’in Yükselişi

Biyografi

Mehmet Öğütçü, hükümet, diplomasi, uluslararası kuruluşlar, bankacılık, enerji ve finansman sektöründe 35 yılı aşkın başarılı bir kariyere sahip. Öğütçü halen, merkezi Londra’da bulunan Global Resources Partnership’in Başkanlığını yürütüyor. Aynı zamanda, bölgemizdeki enerji bakanlarını ve şirket başkanlarını münhasır bir çatı altında bir araya getiren The Bosphorus Energy Club’un Kurucusu ve İcra Başkanı olan Mehmet Öğütçü, Genel Energy plc, Şişecam Grup ve Saudi Crown Investment Holding Bağımsız Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini de sürdürüyor.

Öğütçü, Brüksel’deki Energy Charter teşkilatının Asya-Pasifik ve Ortadoğu/Körfez bölgeleri özel elçisi.

Windsor Energy Group, European Policy Forum, The Oil Council ve Beijing Energy Club Uluslararası Danışma Kurulu Üyesi de olan Öğütçü, 2012-2014 arasında Yaşar Holding’te Bağımsız Yönetim Kurulu üyesi, 2011-2014 arasında ise Invensys Plc’nin Danışma Kurulu Başkanı olarak görev yaptı. Altı yıl boyunca İngiltere’de bulunan (yakin zamanda Shell tarafindan satin alinan) British Gas Group’un Dış İlişkiler ve Hükümetlerle İlişkiler Direktörlüğünü (2005-2011) yürüttü. Öncesinde, 2000 yılından itibaren beş yıl süreyle Paris’te “Zenginler Kulübü” OECD’nin “Global Forum on International Investment” ve bölgesel programlarının Başkanlığını yaptı. 1994-2000 arasında International Energy Agency’de Asya-Pasifik ve Latin Amerika bölümü Baş Yöneticisi olarak varlık gösterdi.

1980’lerden itibaren Ankara, Pekin, Brüksel ve Paris’te diplomat kimliğiyle pek çok görev üstlenen Öğütçü, İş Bankası’nda müfettiş yardımcısı, Brüksel’de NATO araştırma uzmanı, AB Jean Monnet Fellow’un ve eski Başbakan Turgut Özal’ın danışmanı olarak da çalıştı.

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünü bitiren Öğütçü, London School of Economics (LSE)’den Uluslararası Ekonomi üzerine yüksek lisans derecesi aldı. Bruges’deki College d’Europe’da Avrupa Yönetimi alanında master da yapan Öğütçü, halen zaman zaman LSE, Reading University, Dundee University ve Harvard’ta “Enerji Jeopolitiği”, “Rekabet Gücü”, “Su-Gida-Enerji Denklemi” ve “Kalkınma İçin Yatırım” gibi konularda ders veriyor.

Çin, Rusya, Orta Asya, Ortadoğu ve Türkiye ile ilgili enerji, jeopolitika ve yatırım konularında, uluslararası bir otorite olarak kabul edilen Öğütçü, BBC, France-24, Dünya, CNBC, Bloomberg, Habertürk, Al Jazeera, CNNTürk, Hürriyet Daily News, Moscow Times, International New York Times, World Journal of Trade and Investment ve OECD Observer gibi yayınlara yazılı/sözlü katkılar sağlıyor.

Mehmet Öğütçü, Türkçenin yanı sıra İngilizce, Fransızca ve konuşma düzeyinde Çince biliyor.

Konuşma Konuları

  • Dünya enerjisindeki değişim dinamikleri: Şirketler, bankalar ve hükümetler nasıl konumlanmalı?
  • Ortadoğu’daki “devrim”in dünyada yaratacağı fırsat ve riskler: Uzun dönemli yansımaları neler olacak?
  • Gelecek 20 yıllık perspektifte dünya ekonomisi, teknoloji ve siyaset nasıl şekillenecek?
  • Türkiye’de enerji yönetimi, politikaları ve seçenekleri
  • Rusya, Orta Asya ve Ortadoğu’da enerjinin jeopolitiği, yatırım fırsatları ve riskleri
  • Çin’in gelecek hikayesi ve Türkiye
  • Şirketler bakımından devletin, ekonomik ve ticari diplomasinin önemi
  • Ekonomik, ticari ve endüstriyel istihbarat neden şirketlere küme atlatabilir?
  • Şirket iletişim ve kurumsal sorumluluk anlayışında yeni anlayışlar, eğilimler
  • Mesleki yaşamda gerçek başarının anahtarı nelerdir?
  • Lider boşluğu nasıl giderilir, çalışanlar şirket/hükümet hedeflerine nasıl kilitlenir?
  • Şirketlerin birleşme, evlenme ve uluslararası borsaya açılması adımları

Videolar

Bahadır
Kaleağası, Dr.

Paris Bosphorus Enstitüsü Başkanı

Uluslararası Strateji

Avrupa Birliği

Diplomasi

Protokol

Lobicilik

Gelecek Senaryoları

Biyografi

Dr. Bahadır Kaleağası, AB ve dış ekonomik ilişkiler konusunda Türkiye’deki sayılı uzmanlarından. Üstlendiği kritik görevler, Türkiye’nin iç siyasetine etki eden faktörler ile Türkiye’nin komşuları ve farklı stratejik bloklarla ilişkileri çerçevesinde deneyimli bir stratejist. Uzun yıllardır yürüttüğü kilit danışmanlık rollerinde farklı perspektifleri dile getirme kabiliyeti nedeniyle yorumlarına değer verilen bir isim.

Dr. Bahadır Kaleağası eğitimini Galatasaray Lisesi, AFS programı ile gittiği ABD, Brüksel Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi’nde tamamladı. En yüksek derece ile mezun olduğu Brüksel Üniversitesi’nin Avrupa Etütleri Enstitüsü’nde ve Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde 1989-1996 yılları arasında uzman araştırmacılık ve öğretim üyeliği görevlerinde bulundu. Ders ve araştırma konuları siyaset felsefesi, Avrupa Birliği’nin karar alma sistemi, ABD-AB ilişkileri ve uluslararası ekonomik ilişkiler üzerinde yoğunlaştı.

1990-1993 yılları arasında AB’nin Jean Monnet ve NATO araştırma burslarını alan Bahadır Kaleağası, değişik dönemlerde ziyaretçi akademisyen olarak Harvard, Georgetown ve Kudüs üniversitelerinde bulundu. 1991‘de AB’yi kuran Maastricht Antlaşması’nın müzakeresine yönelik çalışma gruplarından birinde raportörlük görevini üstlendi. AB Komisyonu’nun stratejik araştırmalardan sorumlu biriminin projelerinde yer aldı. Ayrıca birçok AB projesinde çalıştı; Türkiye’de ve uluslararası alanda kamu ve özel sektör kuruluşları için danışmanlık yaptı.

1995 yılında Brüksel’de TÜSİAD Avrupa Birliği Temsilciliği’ni kurdu ve Avrupa özel sektörünün temsil kuruluşu BUSINESSEUROPE nezdinde TÜSİAD ve TİSK daimi delegeliği görevini üstlendi. 2007 yılından itibaren TÜSİAD’ın Uluslarası Koordinatörü olarak Brüksel, Berlin, Londra, Paris, Washington DC, Pekin temsilcilikleri, Silikon Vadisi/San Francisco,  Şangay/Çin, Dubai/Körfez iş ağları gibi uluslararası etkinliklerini kurdu ve yönetti. Kaleağası 2016 ve 2020 yılları arasında TÜSİAD yönetim kurulu üyeliği ve genel sekreterliği sorumluluğunu üstlendi.  Ayrıca bu dönemde Brüksel’de BusinessEurope İcra Kurulu Üyesi (Avrupa İş Dünyası Konfederasyonu), OECD ve B20/ Küresel İş Koalisyonu delegesi olarak görev yaptı. Halen Paris Bosphorus Enstütüsü Başkanı, Brec-Brüksel Enerji Kulubü Onursal Başkanı ve bir çok kurumda yönetim veya danışma kurulu üyesidir.

Kaleağası uzun yıllar yurt dışında ve Türkiye’de uluslararası protokol eğitimi verdi. Türkiye’de de üst düzey görevlerde bulunan profesyonellerin, uluslararası toplantılara hazırlayarak koçluk yapıyor. Bu özel eğitimde makro politikadan ekonomiye, davetlerde konuşmalara nasıl başlanacağından karşılama ve uğurlamalara kadar birçok konuya yer veriyor. Dünyanın yeni siyasi ve ekonomik ekseninde iletişimin de farklı noktalara evrildiğini söylemeye gerek yok, Kaleağası gerek liderlerin gerek kurumların iletişim danışmanlığını üstleniyor, başarılı lobi faaliyetlerinin altında imzası bulunuyor.

Çok sayıda uluslararası makale sahibi olan Bahadır Kaleağası, ayrıca İngilizce “Towards a New Europe” (Brüksel, 1993), Fransızca “Les Défis de l’Elargissement” (Brüksel, 1994), “La Turquie en Mouvement” (Paris, 1995) ve “La République Laïque Turque” (Paris, 2003) kitaplarının ortak yazarı, “Tek Pazardan Parasal Birliğe” (IKV, 1995), “Avrupa Yolunun Haritası” (Dünya, 2003), “Avrupa Galaksisinde Türkiye Yıldızı” (Doğan Kitap, 2007) ve “Ne Olacak Bu AB İşi? Gençler Soruyor” (Boyut, 2010) ve “G20 Gezegeni” (Doğan Kitap, 2013) başlıklı kitapların yazarıdır. BloombergHT, Anadolu Ajansı-Finans, Radikal ve Finans Dünyası için uluslararası ekonomi ve siyaset yorumcusudur. 

Bahadır Kaleağası, aynı zamanda özellikle çocuk kalp sağlığı alanında çalışmalar yapacak olan Kalangos Vakfı’nın yöneticilerinden biri olma görevini de üstlenmiş bulunuyor.

Konuşma Konuları

  • Yatırım Planlaması
  • Riskin Erken Saptanması
  • Kurumsal Profil ve Uluslararası İletişim Stratejisi
  • Kurumsal Marka, Sosyal Sorumluluk ve Toplumsal Saygınlık
  • Kent ve Mekan Markası (Location Branding)
  • Uluslararası İletişim ve Protokol
  • Uluslararası Müzakere
  • Tanıtım ve İletişim
  • Şirket ve STK yöneticileri için uluslararası ilişkiler
  • Lobicilik
  • AB ve dünya
  • Türkiye ve AB ilişkileri
  • Türkiye’nin uluslararası rolü, AB süreci ve içsel dinamikler

Medya İlişkileri

BİREYSEL ÜST DÜZEY YÖNETİM VE ŞİRKET İÇİ EĞİTİM 

Uluslararası İletişim Ve Protokol

İş dünyasında başarının anahtarları arasında “iletişim” çok önemli bir yer tutmakta. Bu çerçevede birçok konu tüm dünyada şirketlerin üst düzey yönetimi için zaman zaman bir seminer ortamında bilgilenme, vaka analizi ve deneyim paylaşımı gerektiriyor:

  • Uluslararası protokol
  • İş dünyasında sosyal duruş ve davranış
  • Farklı kültürler arası iletişim
  • Bireysel ve kurumsal imaj yönetimi
  • Yazılı ve sözel iletişim, sunum ve imaj
  • Uluslararası iş görüşmesi, toplantı, iş yemeği, hediye, davet, konferans, sosyal etkinlik

Üst Düzey Yöneticiler İçin Uluslararası İlişkiler

Her ülkede üst düzey yöneticiler uluslararası iş ilişkilerinde mevcut iş konularının ötesinde genel siyaset, ekonomi ve toplum konuları hakkında konuşmak durumunda kalabiliyor.

Türk şirketlerin üst düzey yöneticileri de uluslararası ekonomi, başka bir ülkedeki siyasal durum, Türkiye-AB ilişkileri, Türk ekonomisi, Kıbrıs, Kafkasya, Rusya, Orta Doğu, Çin, ABD ve G20 ilişkileri gibi konularda konuşması gerekebilir. Dijital ekonomiden, enerjiye, göçmen krizlerinden, akllı kentlere bir çok konu arasında etkileşimi sağlayabilecek bir sosyal akışkanlık iş ilişkilerinde etkili bir artı değerdir.

Bu bir zorunluluk olmanın ötesinde, çoğu zaman sürmekte olan iş ilişkisi, yöneticinin etkisi ve şirketin çıkarları açısından bir başarı etkenidir. Bu çerçevede üst düzey şirket yönetiminin bir seminer ortamında bu konuda eğitim alması ve olası pratik durumları incelemesi önem taşımaktadır.

Videolar



[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]