[vc_row css=”.vc_custom_1585140294563{margin-top: 30px !important;}”][vc_column][vc_column_text]Profesyonel konuşmacılarımız haklı şöhretleriyle dünyanın her köşesinden talep görüyor. Geniş kitleleri harekete geçirecek konuşma performanslarına bu adresten ulaşabilirsiniz.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1585169686613{margin-top: 50px !important;}”][vc_column][vc_column_text]
Sevil
Atasoy
BM Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu üyesi, Kanıt Bilişim Yayıncılık ve Danışmanlık Şirketi Sahibi, Program Yapımcısı, Akademisyen
Suç
Cinayet
Delil
Kanıt
Biyoloji
Kusursuz Cinayet

Biyografi
Sevil Atasoy, Türkiye’nin küresel organizasyonlarında uzun yıllar başarılı küresel kariyer çizgisi izlemiş bilim insanı. BM Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu önceki Başkanı Sevil Atasoy, Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı olarak akademik çalışmalarına devam ediyor. Kanıt Bilişim Yayıncılık ve Danışmanlık Şirketi Sahibi Program Yapımcılığı görevlerini de birlikte yürütüyor.
Farklı bir meslek, sıra dışı bir yaklaşım
Mesleği hayal gücümüzün ufuklarını zorlasa da aslında o geçmişi insan bedeni üzerindeki kanıtlardan araştıran bir fütürist. “Melekler ve şeytanların dünyasında gezinmek zorunda olduğunuz bir mesleğiniz varsa, yaşadıklarınız polisiye dizi ve filmlerde izlenenlere pek benzemez. Üç-beş kişiyle yürütülen soruşturmalar yoktur, birkaç günde aydınlatılabilen cinayetler azdır. Hele ulusal düzeyde bir DNA veri tabanı bile olmayan bir ülkede çalışıyorsanız faili meçhulleriniz de çoktur.”diyor.
Atasoy, yüzyıllar boyu elinde taş, sopa, bıçak, silah olana karşı temkinli olan bizlerin, pek yakında cep telefonu gördüğümüzde kaçacak delik arayacağımızı söylüyor. Farkında olmadığımız tehlikeye dikkat çekiyor; yeni kuşak akıllı telefonların kusursuz cinayetler işleyen ölümcül silahlara dönüştüğü gerçeği. Uzaktan kalp krizi geçirtmek, şeker komasına sokmak, trafik kazası yaptırmak ya da beynin vagus sinirini uyararak istemsiz hareketlere yönlendirmek mümkün olacak. 2002 yılında Masumiyet Projesi adlı çalışmanın hayata geçirilmesine öncülük eden Atasoy projede birçok avukat ve bilim insanıyla iş birliği yapıyor. Masumiyet Projesi, Türkiye’de haksız yere hüküm giymiş olanların DNA analizleri sayesinde masumiyetlerini ispatlamayı hedefliyor. Projenin amacı ise gelecekte benzeri hataların yapılmaması için gereken önlemlerin belirlenmesine yardımcı olmak ve bunları yetkililerle paylaşmak.
Bilim insanı
Türkiye’de olay yeri inceleme, kriminal laboratuvarların gelişmesi ve DNA delillerine katkısı nedeniyle yılın bilim insanı ödülüne layık görülen Prof. Dr. Sevil Atasoy, suçla mücadelede otuz yılı aşan deneyimlerini paylaşıyor, dinleyiciyi gerçeğe ve sadece gerçeğe ulaşmaya çalışan delil avcılarının, zor ama bir o kadar gizemli ve çekici dünyası ile tanıştırıyor. “Kusursuz cinayet yoktur, kusursuz olsaydı, zaten cinayet olduğunu dahi anlamayacak, doğal ölüm kaza ya da intihar sanacaktınız, asıl mesele iyi bir otopsi ve doğru dürüst delil toplamaktır” diyen Atasoy, 12 yıl Adalet Bakanlığı Kimya Dairesi Başkanı ve 18 yıl, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Müdürü olarak görev yaptı.
Akademisyen ve televizyoncu
Sevil Atasoy’un eğitimi ve kariyeri genç Türk kadınına örnek; Alman Lisesi ve İ.Ü. Kimya Fakültesi mezunu olan Atasoy, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde öğretim üyeliğinin yanı sıra 1980-1993 yılları arasında Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Kimyasal Tahliller İhtisas Dairesi Başkanlığını, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nün 1988-2005 yılları arasında Müdürlüğünü yürüttü. 2005-2010 arasında Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu üye ve başkanı olarak çalıştı, Hürriyet gazetesi Pazar ekinde Delil Avcısı köşesinde popüler adli bilim yazıları kaleme aldı, yüzün üzerindeki bilimsel yayınlarına ek olarak altı adet kitabı bulunuyor. “Yeraltındaki Melekler, Yerüstündeki Şeytanlar” adıyla yayımlanan kitapları çok ilgi gördü. Polisiye dizi “Kanıt”ın öykü danışmanı ve sunucusu Atasoy, aynı zamanda CNNTürk’teki “Suç ve Delil” programının da hazırlayıp sundu.
Konuşma Konuları
- Kusursuz Cinayet Yoktur, Kusursuza Yakın Olanlar Vardır
- Seri Katil Yakalama Rehberi
- Sudan Çıkan Bir Başkan: Turgut Özal
- CSI: Seks, Yalanlar ve Larvalar
- Mozart’ın Kafatası, Beethoven’in Saçı, Einstein’ın Beyni ve Başka Önemsiz Şeyler
Videolar
Varol
Yaşaroğlu
Karikatürist, İllüstratör, Grafi2000 Prodüksiyon’un Kurucusu ve Sahibi
Fırıldak Ailesi
Koca Kafalar
Mizah
Kreatif
Animasyon
Yeni Medya

Biyografi
Varol Yaşaroğlu, mizah, karikatür ve animasyonu harmanlayarak sunan, Türkiye’nin büyükler için yapılan ilk çizgi dizisi Fırıldak Ailesi’nin yapımcısı ve yaratıcısı, Koca Kafalar’ın yaratıcısı ve Grafi2000 Prodüksiyon′un kurucusu. “Bilişim dünyası ile mizah dünyasını birleştiren” kreatif uygulamaları ile özelikle TV, internet, mobil ortamlarında, yazılı ve görsel mecralar için projeler üreten Grafi2000 Prodüksiyon Türkiye’de ses getirecek yeni orjinal projeler geliştirmeye devam ediyor. Youtube.com/grafi2000 adresinde özel eğlence kanalını oluşturan Yaşaroğlu, karikatür, illüstrasyon ve animasyon çalışmalarını “Kendi yarattığımız hayal dünyasında her şeyi değiştirmek mümkün” diyerek tanımlıyor.
Yaşaroğlu, şimdiye dek “Grafi2000.com – İnternet sitesi”, “Koca Kafalar ile Baba Haber Bülteni – TV Programı”, “Öyle Bir Geçer Zaman Ki – TV Dizisi”, “Fırıldak Ailesi” gibi birçok projeye imza attı. Kanal D’de yayınlanan “Bilgisayar dünyası ile mizah dünyasını birleştiren” özgün formatlı “Grafi2000 Comedy” TV programı, Özel Radyo ve Televizyon Yayıncıları Derneği tarafından, 2004 yılının “En İyi Eğlence Programı” seçildi. Yaşaroğlu ve Grafi2000 ekibi başarılarına reklam uygulamalarını da ekledi ve internetteki ilk Türk flash animasyon reklamı olan “Delete-Extra”yı hazırladı.
İmza attığı işlerden bazıları Tek Pota, Televizyon Çocuğu, Çılgın Bediş, Laf Lafı Açıyor, Alkışlar, D-Lüks, Rifle ve Wendy’s Beyaz Show, Çarkı Felek, Dinamit T.V. programlarının metin yazarlığı, Şen Makas tiyatro oyununun uyarlaması, Beyaz’ın “Ben Bir Küçük Cezveyim Köşe Bucak Gezmeyim” stand-up gösterilerinin ve Mehmet Ali Erbil’in Maksim Gazinosu’ndaki stand-up gösterilerinin metin yazarlığı.
Yaşaroğlu, İTÜ İnşaat Mühendisliği’nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Para Banka Bölümü’nde yüksek lisans yaptı. Uluslararası Nasreddin Hoca ve Yunus Nadi Karikatür Yarışmaları’nın da bulunduğu 25’e yakın karikatür yarışmasından ödül aldı. Güneş Gazetesi’nde karikatürist olarak çalıştı. “Plastip Show” adlı TV dizisinin yazarlığını ve görsel yönetmenliğini sürdürdü. Milliyet Gazetesi’nin “İş ve İnsan Kaynakları” ekinde “Teşvik” adlı bant tipini yarattı. TRT 2’de “Kariyer Dünyası” adlı programa uzun süre “Teşvik”in animasyon maceralarıyla konuk oldu. Boğaziçi, İTÜ, ODTÜ, Marmara, Yeditepe Üniversiteleri’nde “bilgisayar-internet ve mizah” üzerine seminerler verdi. Uzun yıllar “Ekonomist” ve “Capital” dergilerinin karikatüristliğini ve illüstratörlüğünü yaptı.
Konuşma Konuları
Mizah ve teknoloji
Mizahı teknoloji ile birleştirerek nasıl farklı projeler ve mecralar oluşturulabilir? Bu ikili ile mevcut projelerinize nasıl zenginlikler katabilirsiniz?
Animasyon
2D, 3D, cut-out ya da stop motion; Animasyonu projelerimize değer katması için verimli bir şekilde nasıl kullanabiliriz?
Murat
Yetkin
Gazeteci, Yazar
Siyaset
Psikolojik Propaganda
Dış Politika
Kamuoyu
Ekonomik Espiyonaj
Siyasi İstihbarat
Casusluk

Biyografi
Murat Yetkin, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra 1981’de medyaya adım attı. İngiliz Yayın Kurumu BCC World Service Ankara Bürosu’nda (1987) araştırma muhabiri olarak kariyerine devam eden Yetkin, Deutsche Welle ve AFP gibi uluslararası haber kuruluşlarında görev aldı. Yetkin, yıllar içinde savunma, diplomasi, siyaset gibi konu başlıklarında uzmanlaştı. Saha gazeteciliğinin yanı sıra uzun süre yöneticilik ve yayın yönetmenliği yaptı. Yetkin, Turkish Daily News Yayın Yönetmeni olarak küresel gelişmeler ışığında Türkiye’deki gelişmeleri değerlendirdi.
Murat Yetkin, diplomasi muhabirliğini ekonomi, jeo strateji ve tarih bilgisiyle zenginleştiren az sayıda gazeteciden biri. Güncel gelişmeler konjonktür nedeniyle her ne kadar anlaşılmaz ya da zor anlaşılır olsa da okuyan ve izleyene anlaşılır bir dille yalın ve basit anlatma yetkinliği gösterdi.
Murat Yetkin, üzerinde çalıştığı konulara mesafeli yaklaşarak, gazeteci kaynak ilişkisinde örnek davranışlar sergiledi, bu sayede önemli haberlere imza attı. Araştırmacı gazetecilikten vazgeçmediği için gelecekle ilgili isabetli öngörüde bulunulabileceğini de çalışmalarıyla gösterdi.
Yetkin meslekte de kendisini farklı kulvara yerleştiren zengin ilgi alanına sahip; gizli servisler ve istihbarat teşkilatları. Konu her koşulda uluslararası siyaseti şekillendirdiği için bir yandan Yetkin’e zengin haber içeriği sunuyor, diğer yandan yazarlığında farklı bir pencere açıyor. Edebiyat dünyası araştırmacı bir gazeteciyi kadrosuna kattı.
Yetkin’in meslek yaşamını anlamak adına kariyerinden örnekler vermek gerekirse şöyle özetlenebilir; Kanal-D’de kıdemli siyaset ve diplomasi muhabiri, programcı ve haber müdürü kimlikleriyle varlık gösterdi. Türkiye’nin ilk haber kanalı NTV’nin kurucuları arasında yer aldı, NTV Ankara bürosunun kuruluşunda aktif rol oynadı. Bir dönem NTV Ankara Temsilcisi ve siyaset editörü olarak çalışma hayatına devam eden Yetkin, 2000’de Sabah Ankara Temsilciliği’nin ardından 2001 yılında Radikal Gazetesi’nin Ankara Bürosu’nun şefliği görevini üstlendi. Yetkin, 2011-2018 yılları arasında ise Hürriyet Daily News Genel Yayın Yönetmeni ve başyazarı olarak görev yaptı. NTV, CNN Türk ve TRT gibi çeşitli TV kanallarında siyasi nitelikli programlarda yer aldı, üniversitede ders verdi. Ayrıca Eisenhower Fellowship ödülü (2004) bulunan Yetkin, Türkiye İnsan Hakları Vakfı ve toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine çalışan “Yanındayız”ın kurucu üyesidir.
Murat Yetkin 30 yılı aşkın süredir gazetecilik, televizyonculuk, medya yöneticiliği ve araştırmacı yazarlık kariyeri boyunca edindiği deneyimler ve özel ilgi alanlarıyla geniş bir konu yelpazesi içinde, derinlemesine bilgiye sahip bir konuşmacı. Hem Ankara’nın siyaset ve diplomasi koridorlarına, hem İstanbul’un iş ve kültür-sanat kulislerine hakim bir isim. Aralarında Bilderberg, Ditchley Park, Chattam House, Med Forum gibi saygın platformlarda yer almış, konuşmalarını Türkçe olduğu gibi İngilizce de aynı rahatlıkta yapabilen, İngilizce gazete yönetip başyazarlık yapmış nadir isimlerden. Dahası bilgi ve deneyimlerini güncel gelişmelere, günün konularına bağlayarak ve izleyeni de işin içine katabilen, canlı bir üsluba sahip. Zaten konu başlıklarındaki çeşitlilik ve derinlik daha fazla söze yer bırakmıyor.
Konuşma Konuları
İÇ-DIŞ POLİTİKA ANALİZ VE TAHMİNLER
- Türkiye-ABD / Türkiye-AB / Türkiye-Orta Doğu
- Siyasette karar mekanizmaları nasıl işliyor?
- Dış politika kararları nasıl alınıyor, nasıl uygulanıyor?
- Kamuoyu Oluşturma – Kamuoyu Yönlendirme
- Psikolojik Propaganda (Algı Yönetimi)
- Günün Konuları
ULUSAL GÜVENLİK VE İSTİHBARAT
- Ekonomik ve Siyasi Espiyonaj
- Açık İstihbarat ve Kullanımı
- Uluslararası Örtülü Operasyonlar ve Türkiye
- Siyasi ve Ekonomik Komplolar
- Enerji ve Güvenlik Politikalarına Etkisi
BÜYÜKLERE MASALLAR
- Siyaseti Coğrafya Üzerinden Okumak
- Edebiyat ve Siyaset
- Tarım Siyaseti
İSTİHBARAT VE ESPİYONAJ (KARŞI CASUSLUK)
- Günümüzde Casuslar, Kuralları ve Kimlikleri
- Türkiye’nin Bugününü Çizen 3 Casus Şefi
- Gizli Operasyonlar ve İstihbarat Savaşları
- İstihbarat Örgütlerinin Ekonomi ve Seçimlere Etkileri
MERAKLISINA
- Casuslar ve Casusluk Tarihi
- Entrikalar Tarihi
- A’dan Z’ye Medya Konuları
Videolar
Bahadır
Kaleağası, Dr.
Paris Bosphorus Enstitüsü Başkanı
Uluslararası Strateji
Avrupa Birliği
Diplomasi
Protokol
Lobicilik
Gelecek Senaryoları

Biyografi
Dr. Bahadır Kaleağası, AB ve dış ekonomik ilişkiler konusunda Türkiye’deki sayılı uzmanlarından. Üstlendiği kritik görevler, Türkiye’nin iç siyasetine etki eden faktörler ile Türkiye’nin komşuları ve farklı stratejik bloklarla ilişkileri çerçevesinde deneyimli bir stratejist. Uzun yıllardır yürüttüğü kilit danışmanlık rollerinde farklı perspektifleri dile getirme kabiliyeti nedeniyle yorumlarına değer verilen bir isim.
Dr. Bahadır Kaleağası eğitimini Galatasaray Lisesi, AFS programı ile gittiği ABD, Brüksel Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi’nde tamamladı. En yüksek derece ile mezun olduğu Brüksel Üniversitesi’nin Avrupa Etütleri Enstitüsü’nde ve Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde 1989-1996 yılları arasında uzman araştırmacılık ve öğretim üyeliği görevlerinde bulundu. Ders ve araştırma konuları siyaset felsefesi, Avrupa Birliği’nin karar alma sistemi, ABD-AB ilişkileri ve uluslararası ekonomik ilişkiler üzerinde yoğunlaştı.
1990-1993 yılları arasında AB’nin Jean Monnet ve NATO araştırma burslarını alan Bahadır Kaleağası, değişik dönemlerde ziyaretçi akademisyen olarak Harvard, Georgetown ve Kudüs üniversitelerinde bulundu. 1991‘de AB’yi kuran Maastricht Antlaşması’nın müzakeresine yönelik çalışma gruplarından birinde raportörlük görevini üstlendi. AB Komisyonu’nun stratejik araştırmalardan sorumlu biriminin projelerinde yer aldı. Ayrıca birçok AB projesinde çalıştı; Türkiye’de ve uluslararası alanda kamu ve özel sektör kuruluşları için danışmanlık yaptı.
1995 yılında Brüksel’de TÜSİAD Avrupa Birliği Temsilciliği’ni kurdu ve Avrupa özel sektörünün temsil kuruluşu BUSINESSEUROPE nezdinde TÜSİAD ve TİSK daimi delegeliği görevini üstlendi. 2007 yılından itibaren TÜSİAD’ın Uluslarası Koordinatörü olarak Brüksel, Berlin, Londra, Paris, Washington DC, Pekin temsilcilikleri, Silikon Vadisi/San Francisco, Şangay/Çin, Dubai/Körfez iş ağları gibi uluslararası etkinliklerini kurdu ve yönetti. Kaleağası 2016 ve 2020 yılları arasında TÜSİAD yönetim kurulu üyeliği ve genel sekreterliği sorumluluğunu üstlendi. Ayrıca bu dönemde Brüksel’de BusinessEurope İcra Kurulu Üyesi (Avrupa İş Dünyası Konfederasyonu), OECD ve B20/ Küresel İş Koalisyonu delegesi olarak görev yaptı. Halen Paris Bosphorus Enstütüsü Başkanı, Brec-Brüksel Enerji Kulubü Onursal Başkanı ve bir çok kurumda yönetim veya danışma kurulu üyesidir.
Kaleağası uzun yıllar yurt dışında ve Türkiye’de uluslararası protokol eğitimi verdi. Türkiye’de de üst düzey görevlerde bulunan profesyonellerin, uluslararası toplantılara hazırlayarak koçluk yapıyor. Bu özel eğitimde makro politikadan ekonomiye, davetlerde konuşmalara nasıl başlanacağından karşılama ve uğurlamalara kadar birçok konuya yer veriyor. Dünyanın yeni siyasi ve ekonomik ekseninde iletişimin de farklı noktalara evrildiğini söylemeye gerek yok, Kaleağası gerek liderlerin gerek kurumların iletişim danışmanlığını üstleniyor, başarılı lobi faaliyetlerinin altında imzası bulunuyor.
Çok sayıda uluslararası makale sahibi olan Bahadır Kaleağası, ayrıca İngilizce “Towards a New Europe” (Brüksel, 1993), Fransızca “Les Défis de l’Elargissement” (Brüksel, 1994), “La Turquie en Mouvement” (Paris, 1995) ve “La République Laïque Turque” (Paris, 2003) kitaplarının ortak yazarı, “Tek Pazardan Parasal Birliğe” (IKV, 1995), “Avrupa Yolunun Haritası” (Dünya, 2003), “Avrupa Galaksisinde Türkiye Yıldızı” (Doğan Kitap, 2007) ve “Ne Olacak Bu AB İşi? Gençler Soruyor” (Boyut, 2010) ve “G20 Gezegeni” (Doğan Kitap, 2013) başlıklı kitapların yazarıdır. BloombergHT, Anadolu Ajansı-Finans, Radikal ve Finans Dünyası için uluslararası ekonomi ve siyaset yorumcusudur.
Bahadır Kaleağası, aynı zamanda özellikle çocuk kalp sağlığı alanında çalışmalar yapacak olan Kalangos Vakfı’nın yöneticilerinden biri olma görevini de üstlenmiş bulunuyor.
Konuşma Konuları
- Yatırım Planlaması
- Riskin Erken Saptanması
- Kurumsal Profil ve Uluslararası İletişim Stratejisi
- Kurumsal Marka, Sosyal Sorumluluk ve Toplumsal Saygınlık
- Kent ve Mekan Markası (Location Branding)
- Uluslararası İletişim ve Protokol
- Uluslararası Müzakere
- Tanıtım ve İletişim
- Şirket ve STK yöneticileri için uluslararası ilişkiler
- Lobicilik
- AB ve dünya
- Türkiye ve AB ilişkileri
- Türkiye’nin uluslararası rolü, AB süreci ve içsel dinamikler
Medya İlişkileri
BİREYSEL ÜST DÜZEY YÖNETİM VE ŞİRKET İÇİ EĞİTİM
Uluslararası İletişim Ve Protokol
İş dünyasında başarının anahtarları arasında “iletişim” çok önemli bir yer tutmakta. Bu çerçevede birçok konu tüm dünyada şirketlerin üst düzey yönetimi için zaman zaman bir seminer ortamında bilgilenme, vaka analizi ve deneyim paylaşımı gerektiriyor:
- Uluslararası protokol
- İş dünyasında sosyal duruş ve davranış
- Farklı kültürler arası iletişim
- Bireysel ve kurumsal imaj yönetimi
- Yazılı ve sözel iletişim, sunum ve imaj
- Uluslararası iş görüşmesi, toplantı, iş yemeği, hediye, davet, konferans, sosyal etkinlik
Üst Düzey Yöneticiler İçin Uluslararası İlişkiler
Her ülkede üst düzey yöneticiler uluslararası iş ilişkilerinde mevcut iş konularının ötesinde genel siyaset, ekonomi ve toplum konuları hakkında konuşmak durumunda kalabiliyor.
Türk şirketlerin üst düzey yöneticileri de uluslararası ekonomi, başka bir ülkedeki siyasal durum, Türkiye-AB ilişkileri, Türk ekonomisi, Kıbrıs, Kafkasya, Rusya, Orta Doğu, Çin, ABD ve G20 ilişkileri gibi konularda konuşması gerekebilir. Dijital ekonomiden, enerjiye, göçmen krizlerinden, akllı kentlere bir çok konu arasında etkileşimi sağlayabilecek bir sosyal akışkanlık iş ilişkilerinde etkili bir artı değerdir.
Bu bir zorunluluk olmanın ötesinde, çoğu zaman sürmekte olan iş ilişkisi, yöneticinin etkisi ve şirketin çıkarları açısından bir başarı etkenidir. Bu çerçevede üst düzey şirket yönetiminin bir seminer ortamında bu konuda eğitim alması ve olası pratik durumları incelemesi önem taşımaktadır.
Videolar
Cem
Mansur
Müzisyen, Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası Kurucu Şefi
Liderlik
Zaman Yönetimi
Problem Çözme
Motivasyon
Takım Ruhu
Klasik Müzik

Biyografi
Cem Mansur, dünya çapında tanınmış müzik insanı, başarılı orkestra şefi, klasik müzik üstadı. Mansur müziğin yaşamın süsü olarak algılanması fikrine karşı çıkıyor. Klasik müzik eğitimi alan kişinin hayat algısının tamamen değişeceğine yürekten inanıyor. Bir arada müzik yapmanın müthiş bir takım çalışması olduğunu ve demokrasinin en iyi örneğini oluşturduğunu düşünüyor: “Müzik barıştan ve demokrasiden yana mucizevi bir yol. Bir orkestrada çalmak insanın düşünce yapısını etkiler. Tarih ve coğrafyayı öğrenirsiniz. Bir arada müzik yapmak insana gerçek bir demokraside yaşamayı öğretir. Aynı zamanda ötekini dışlamama ve bağ kurabilme kültürünü de aktarır.”
Lider olunur mu lider doğulur mu?
Mansur’a göre orkestra şefi iyi bir lider olmayı gerektirir, şef iyi bir liderdir; “Orkestra ile şef arasındaki ilişki, zamanı iyi kullanmak ve potansiyeli iyi değerlendirme kaygısının olduğu her yerde özellikle yöneten ve yönetilenin bulunduğu disiplinlerde var.”
Mansur, liderlik konusundaki görüşlerini şöyle aktarıyor: “Lider olmayı hak eden kişi, onu hak etmek için yönetimdeki insan grubunun potansiyelini iyi tanıyan ve onu motive edebilen kişidir. Bu bazen teknik bilgi, bazen de şevk verebilmek ve coşturabilmekle ilgili olabiliyor. Aslında bu ikisini bir arada en iyi şekilde birleştiren kişi iyi bir orkestra şefi olabiliyor zaten. ‘Lider doğulur’ ya da ‘lider yetiştirilir’ gibi kesin bir ayrıma gitmek çok zor. Her ikisi de mümkün. Şartlar da insanı lider haline getirebilir. Hayatta karşılaştıkları, yapması gerekenler, insanda kendisinin bile bilmediği bir liderlik vasfını ön plana çıkarabilir.”
Uluslararası başarılar
Mansur, müzik eğitimini Londra City Üniversitesi, Ricordi Şeflik Ödülünü aldığı Guildhall School of Music and Drama ve Los Angeles Filarmoni Enstitüsü’nde aldı. 1981-89 arası İstanbul Devlet Operası şefliğini yaptı. Hollanda, Fransa, İtalya, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Macaristan, Almanya, İsveç, İspanya, Meksika, İsrail, Finlandiya ve Rusya’da orkestra ve opera kuruluşlarıyla konuk şef olarak çalışmalarını sürdüren sanatçı, 1989-97 arasında Oxford Şehir Orkestrası Birinci Şefliği’ni yaptı. 1998’de Akbank Oda Orkestrası Daimi Şefliği’ne getirildi. Mansur, İngiltere’nin en eski ikinci korosu Ipswich Choral Society’nin fahri başkanı ve Ulusal Gençlik Senfoni Orkestrası kurucu şefidir.
Konuşma Konuları
- Liderlik / Liderlik ve Otokrasi Dengesi
- Yönetim
- Motivasyon
- Problem Çözme
- Takım Ruhu
Videolar
Emin
Çapa
Gazeteci, Televizyoncu, Ekonomi Yorumcusu
Fikir Önderi
Araştırmacı
Yorumcu
Kitap Kulübü
Bilimin İzinde
Türkiye Ekonomisi

Biyografi
Emin Çapa, ekonomiyi sevdiren yorumcu, fikir önderi, araştırmacı gazeteci. Karşısındaki kitle kim olursa olsun, onunla bilimin, edebiyatın, ekonominin dehlizlerinde gezmekten keyif alıyor, Çapa’nın tutkusuna ortak oluyor, öğreniyor, şaşırıyor. Çapa, samimi ve enerjik sunumuyla fark yaratıyor. Çünkü o her sunumda kitlesine özgün bilgi ve yorumlarla ulaşmaya özen gösteriyor, bu nedenle Türkiye’nin en çok talep gören konuşmacılarından biri olarak dikkat çekiyor.
Çözüm odaklı, veriye dayalı anlatım
Çapa, Türkiye’nin bilimsel bakış açısıyla yönetilmesi ve yaşanması gerektiğini savunuyor. Somut verileri ortaya koyuyor, öncesini ve sonrasını neden-nasıl-ne zaman ekseninde aktarıyor. Malum deneyimli bir gazeteci ve televizyoncu olarak aktarımlarını geniş kitlelerin anlayabileceği şekle dönüştürmekte usta. Bir konuda daha usta olduğu kadar farklı; şikayet yerine çözüm ve fikir üretmek. Deyim yerindeyse dinleyicilerin ve izleyicilerin gönlünde taht kuruyor.
İstanbul Üniversitesi’nde gazetecilik okuyan Emin Çapa, lisansüstü eğitimlerinin ikisini de AB üzerine yaptı. Gazete, dergi, radyo gibi farklı mecralarda gazetecilik yaptı. Yanı sıra farklı kurumlarda önemli roller üstlendi. Gemi Mühendisleri Odası’nda Oda Müdürlüğü yaptı. Endüstri ilişkileri ve “maaş” konularına duyduğu ilgi nedeniyle kısa bir süre TİSK’te çalıştı. Muharrem Kayhan ve Erkut Yücaoğlu dönemlerinde TÜSİAD’da Başkan Danışmanı olarak çalıştı. Çapa, 1999 yılında çalışmaya başladığı CNN Türk’te değişik pozisyonlarda görev yaptı. Kritik görevlerde bulundu; Ekonomi Haber Müdürü ve Ekonomi Müdürü olarak çalıştı. Çapa, bilim ve teknoloji konularında hazırladığı belgesellerle dikkat çekti, örnek oldu. 2018 yılından bu yana çalışmalarını bağımsız araştırmacı gazeteci olarak sürdürüyor.
Rekor kıran konuşmalar
Programlarını anımsayanlar, tabii ki çok popüler olan youtube kanalının da yeni müdavimleri. O zaman “21. yüzyılın ilk dâhisi ve Türkiye’de niye dahi yetişmiyor?”, “Büyük ne kadar büyük? En büyük dağ Everest mi? En büyük yıldız hangisi?”, “Hız nedir? En hızlı canlılar ve insan yapımı hız canavarları”, “Neden yaşlanıyoruz, yaşlanma durdurulabilir mi?”, “Tarihi değiştiren aptallıklar”, “En hızlı bilgisayarlar, nasıl bu kadar hızlılar?”, “Lüks endüstrisi, neden lükse para harcarız?”, “Savaşlar ve ekonomi birbirine benzer mi? Savaşta yenilenlerle, iflas eden şirketler arasındaki benzerlikler” gibi çeşitli disiplinlerden temaları bilgiyle veriyle yorumladığını biliyor ve güveniyor. Güven yaratan konuşmacı olmak çok değerli. Küresel Güven Endeksi’nde övüneceğimiz bir performansımız olmadığını anımsatmaya gerek var mı?
Ekonomiye farklı bakış
Gelelim ekonomi yorumlarına, Emin Çapa’nın doğaldır ki, davet aldığı tema genellikle ekonomiyle ilişkilendirilir. Bu temalar profesyonel ön toplantılarımızda genellikle alt, yan ve üst farklı başlıklarla birleştirilir. Neden derseniz, ekonomi diğer disiplinlerle bütünleşmek zorunda olan interdisipliner bir üst başlık. Gelişmeleri bir pencereden değerlendirmek o pencere doğruysa şüphesiz değerli, ama farklı pencerelerden baktığınıza ortaya çıkan resim komple, bütün ve derin.
Teknik ve üslup olarak Çapa’yı tarife gerek olmasa da siz değerli iş ortaklarımız için özetle, içerik olarak bilginin, sunum olarak samimiyet ve enerjinin harikalar yarattığını gösteren sunum seansı tasarladığını ifade etmeli.
İletişim eğitimleri
Emin Çapa’nın “ekonomi” başlığının ötesine kayan özelliklerine de kısaca değinelim. Üst düzey yöneticilerin medya ilişkilerine medyadaki değişim, mesajın en etkin yöntemlerle hedef kitleyle nasıl buluşacağını ifade ederek katkı veriyor. Çapa’nın kitapla aşk ilişkisini bilmeyen kaldı mı… Sanat tarihi (sanat siyaset ve ekonomi ilişkisi), askeri strateji, astronomi, astrofizik, astro-biyoloji ve tarih (özellikle İlk ve Orta Çağ), inovasyon, teknoloji Çapa’nın düzenli ilgilendiği konular arasında bulunuyor. Kitap Kulübü, Çapa’nın belki de en heyecanlı projesi. Temalar etrafına ördüğü şaşırtmacalı seçki, ayaklarınızın altına farklı dünyalara kırmızı halı seriyor.
“Saray ve Ritüel”, “Harem ve İktidar”, “İmparatorluk ve Mimarı”, “Sinan ve Süleymaniye”, “İnsan Zihninde Yolculuk” temalı söyleşileri tarihten günümüze bir yolculuk. Unutmadan aynı zamanda amatör bahçıvan sokaklarımızın efendisi kedi, köpek ve canlıların dostu, ağabeyi, her şeyi…
Konuşma Konuları
- Ekonomi ve finans üzerine değerlendirmeler
- Güncel ekonomi ve finans yorumları
- Dünyada tarihi kırılma ve Türkiye’ye etkileri
- Ekonomi ve inovasyon ilişkisi
- Trendler ve gelecek
- Eğitim ve eğitimin geleceği
Medya İlişkileri Eğitimi
Emin Çapa, ekonomiyi herkesin anlayacağı dile çeviren ekonomi yorumcusu… Deneyimli gazeteci Emin Çapa ekonomiyi örneklerle akılda kalıcı şekilde anlatmasıyla nam saldı. İki lisansüstü eğitimi bulunan Çapa her ikisinde de Avrupa Birliği üzerinde çalıştı. Çapa, iletişimin farklı yönlerine hakim bir profesyonel. TÜSİAD’da Başkan Danışmanlığı görevinde bulunduğu yıllarda, canlı olarak medyanın bilgi ve haber ihtiyacını karşıladı.
Çapa iyi bir haberci, başarılı bir danışman, yaratıcı bir yapım-programcı olarak habercilerin gereksinimlerini, haber kaynaklarının ihtiyaçlarını analiz ederek yön tutmayı tercih ediyor. Önemli bir yorumcu olarak haberin önü, arkası ve izdüşümlerini aktarıyor.
İndeks Medya İlişkileri aktif ve güncel bir dizi eğitim modülünden oluşuyor. Medya ile ilişki ya da kişisel gelişim olarak iletişim değişik vesilelerle kamuoyunun karşısına çıkan sözcü, üst düzey yönetici ve ihtiyaç duyan herkese çok yetkin ve tecrübeli bir ekiple dokunuyor, çözüm sunuyor.
Üslubu ve kullandığı basit dille ekonomiyi anlaşılır kılan Çapas aslında herkesin nasıl daha anlaşılır olabileceğinin de canlı bir örneği. Çapa, ekonomi ve finans üzerine değerlendirmeler yaparken, iletişim stratejilerine ışık tutuyor.
Videolar
Leyla
Alaton
Alarko Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
Girişimci Kadın
Feminizm
Girişimcilik
İnovasyon
Biyografi
Leyla Alaton, Türk iş dünyasının en renkli simalarından biri. Cesur bir iş kadını, renkli konuşmacı. Köklü bir aile şirketi geleneğinden geliyor. Alaton, kendine özgü üslubu ve ilgi alanlarındaki cesur yaklaşımlarıyla dikkat çekiyor. Kadının toplumda öne çıkması, kendine yetmesi ve kariyerinde başarılı olabilmesi için yorulmadan çalışıyor. Alaton özellikle girişimcilik, inovasyon ve kadın istihdamı konularında geliştirdiği uzmanlığı konuşmacı olarak geniş kitlelerle paylaşmaya özen gösteriyor, önem veriyor.
Başarılı kariyer yolculuğu
1986’dan bu yana iş hayatında aktif olarak çalışan Leyla Alaton gelişmiş gözlem yeteneği sayesinde kariyer basamaklarını hızla tırmandı. ABD’de eğitimini tamamladıktan sonra yurda döndü ve Kariyer yolculuğuna 1986 yılında babası İshak Alaton ile ortağı Dr. Üzeyir Garih’in kurduğu Alarko Holding’te başlayan Alaton, Alarko Holding’de Alkent – Etiler Uyduşehir ve Alsit Villakent projelerinin tanıtım ve pazarlama faaliyetlerini yürüttü.
1992’de Milli Prodüktivite Merkezi tarafından “Yılın İş Kadını” seçildi.
1993’te Davos Dünya Ekonomik Forumu’nda ilk defa seçilen “Geleceğin Liderleri” arasında yer aldı. Aynı yıl Megatrend Halkla İlişkiler Danışmanlık şirketini kurdu. Aérospatiale, Alcatel gibi dünya devlerine danışmanlık yaptı. Birçok sivil toplum kuruluşunda aktif görev alan Alaton, GYİAD (Genç Yönetici ve İşadamları Derneği) Kurucu Üyeliği, GIF (Global İlişkiler Forumu) Üyeliği, New Museum, New York Leadership Council Üyeliği, Bir Dilek Tut (Make A Wish) Derneği Yönetim Kurulu Üyeliği, Darüşşafaka Eğitim Kurumları Danışma Kurulu Üyeliği, Contemporary Art İstanbul Danışma Kurulu Üyeliği, WPO ( World Presidents’ Organization) Üyeliği ve “Cartier Dünya Kadın Girişimcilik Ödülü” jüri üyeliğini yürütüyor.
Kadın girişimcilere destek veriyor
Alaton, bazı konularda özellikle hassas yeni ve taze fikirlerin vücut bulması için girişimcilere uzun yıllara dayanan tecrübesi ile destek veriyor. İş ve sosyal yaşamda kadınlara destek olunması gerektiğini savunuyor. Konuşmacı ya da davetli olarak yer aldığı etkinliklerde kadın dayanışmasını destekleyen söylemleriyle girişimci hemcinslerini cesaretlendiren Alaton, aktif olarak bu fikrin yayılması ve eyleme geçirilmesi için çeşitli kuruluşlarda görev alıyor. Alaton, Kadın hakları, kadının güçlenmesi, girişimcilik gibi konularda televizyon programlarında, üniversitelerde, çeşitli dernek, vakıf ve organizasyonlarda aranan aktif bir konuşmacı.
Sanat tutkunu
İş yaşamının yanı sıra sanatsal faaliyetleri ve koleksiyonlarıyla da tanınan Alaton, resim ve modern sanatlara üniversite yıllarından bu yana ilgi duyuyor. Alaton’un sıra dışı bir sanat anlayışı var: “Sanat, kafası karışık olanı sakinleştirmeli, sakin olanın da kafasını karıştırmalı”. Contemporary Art İstanbul Danışma Kurulu Üyesi olan Alaton’un geniş bir resim koleksiyonu bulunuyor.
Alaton, ABD-New Jersey’de Fairleigh Dickinson Üniversitesi, İş İdaresi ve Yöneticilik bölümünden mezun oldu. Master’ını New York Üniversitesi’nde, Sosyal Bilimler dalında tamamladı. Alaton, Alarko Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Alvimedica, Tıbbi Ürünler San. ve Dış Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi görevlerini yürütüyor. Leyla Alaton, Türk-Fransız ilişkilerine katkılarından ötürü Fransa’nın en büyük devlet nişanı olan Légion d’Honneur ile ödüllendirildi.
Konuşma Konuları
- Kadın İstihdamı- Kadın Hakları
- Bir Kadının Gözünden İş Dünyası
- Kadın Girişimciliği
Videolar
Şafak
Pavey
Siyasetçi, Diplomat, İnsan Hakları Savunucusu
Fikir Önderi
Aktivist
Siyasetçi
Engelli
Filantropi
Küresel Göç
Biyografi
Şafak Pavey, “aktif vatandaş” olarak tanımlayan TBBM 24., 25. ve 26. Dönem CHP İstanbul Milletvekili, Türkiye’nin, insan hakları alanında uluslararası platformlarda aktif çalışan diplomatlarından biri. Meclis’te etkileyici konuşmalarıyla anımsadığımız Pavey, farklı görüşten siyasilerin beğenisini kazanmayı başarmış, hoşgörü ve “pozitivizm” elçisi. Pavey, kadın, çocuk, engelli, mülteci… kısacası “insan” haklarının sesi olarak güven duyulan bir aydın. Kendi deyimiyle “aktif vatandaş”. Bir fazlası daha var, “dünya vatandaşı”.
Sanat ve iletişimle yoğrulmuş bir çocukluk geçiren Pavey, Zürih’te sanat ve sinema eğitimi aldı. Geçirdiği bir tren kazasında bir kolunu ve bir bacağını kaybetti. Hayata küsmek yerine bu olaydan sonra engelliler, azınlıklar, mülteciler gibi dezavantajlı gruplar üzerine çalışmaya karar verdi, kendisine bambaşka bir kariyer çizdi. Uluslararası ilişkiler ve ekonomi okuyan Pavey, insan hakları, insani yardım, dünya barışı gibi insanlığın refahını ve geleceğini etkileyen alanlarda çalışmaya başladı.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nde çalışan Pavey, farklı görevlerde bulundu. Cezayir, Sahra, Mısır, Yemen, Lübnan, Suriye ve Irak’ta insani yardım görevlisi oldu. İran ve Afganistan’ta komiserliğin sözcülüğünü üstlendi. Cenevre’de Küresel Halkla İlişkiler ve Stratejik İletişim Projelerinde Yönetici olarak çalışan Pavey, daha sonra Washington’da Ted Kennedy Nansen Mülteci Ödülü Komitesinin Koordinatörü olarak görev aldı. Macaristan’da BM Mülteciler Yüksek Komiserliği Orta Avrupa üst düzey sözcüsü oldu. 2010’da BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sekreteri olarak çalıştı. Cumhuriyet Halk Partisi’nden gelen davet üzerine, siyasete katıldı, CHP İstanbul Milletvekili seçildi. Pavey, sağlık nedenleriyle milletvekilliği görevinden ayrıldıktan sonra Brüksel merkezli Uluslararası Kadın Liderler Forumu çatısı altında etkin görevler üstlendi. Güvenlik konuları, kadın ve mülteci başlıklarında aktif çalışma yapıyor.
Başından geçen tren kazasını annesi gazeteci Ayşe Önal’la kaleme aldığı kitabı “13 Numaralı Peron” 1997’de Türkiye’de “Yılın En İyi Kitabı” seçildi. Okurların kalbine dokunan Pavey, 2008’de Nobel Barış Ödülü sahibi Dr. Şirin Ebadi ile beraber “İran’daki Mülteci Hakları” (Refugee Rights in Iran) adlı kitabı hazırladı. Ayrıca iki uluslararası yayının editörlüğünü de yapan Pavey, 2011’de bizzat kaleme aldığı ilk kitabı “Nereye Gidersem Gökyüzü Benimdir”i yayımladı. Bir dönem Agos gazetesinde de yazan Pavey, bağımsız olarak gazetecilik çalışmaları yaptı.
Pavey, Londra’da Westminster Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler Bölümünü bitirdi. London School of Economics’te yüksek lisansını tamamladı. “İslam Ülkelerinde Gayrimüslim Vatandaşların Mülkiyet Hakları” konusunda tez çalışmasıyla akademik çevrelerin beğenisini topladı. JCI – Genç Liderler ve Girişimciler Derneği’nden Dünyanın En Başarılı On Genci Ödül Programı’nın 2010 yılı Türkiye finalisti olarak “En Başarılı Genç” ödülüne ulaştı. İki yıl sonra ABD Dışişleri Bakanlığı “2012 Uluslararası Cesur Kadın” ödülüne layık görüldü. Pavey, ödülünü Dönemin First Lady’si Michele Obama tarafından alırken, yine dönemin ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Pavey hakkında çok dokunaklı ve kapsamlı bir konuşma yaparak, dünyanın ilgisini çekti. Pavey, İngilizce, Almanca, Fransızca ve İtalyanca ve “uluslararası işaret dili” konuşuyor. Ayrıca başlangıç düzeyinde Arapça ve Farsça biliyor.
Konuşma Konuları
- Kadın, Çocuk, Yaşlı, Engelli Evrensel İnsan Hakları
- Yardımseverlik (Philanthropy)
- Küresel Göç ve Sosyal Uyum Politikaları
- BM’de Çalışmak; Dünyaya Kuş Bakışı Bakmak
- İnsani Düşünce ve Yakın Gelecek Senaryoları
- Şehirlerarası Diplomasi,
- Şehir ve Çevre Tasarımları
- Güvenliğin Geleceği ve Sivil Güvenlik Sorunları
- Kapsayıcı Endüstriyel Tasarım Çözümleri
[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]