Skip to content

Uzmanlar

[vc_row css=”.vc_custom_1586197115242{margin-top: 30px !important;}”][vc_column][vc_column_text]Dikey uzmanlıkta geliştirdikleri bilgilerini cömertçe paylaşan konuşmacılarımız, bilim-inovasyon-tıp-teknik-sanat ve çapraz birikimleriyle ihtisaslarını konuşturuyorlar.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column][vc_column_text]

Uzman Ara

En Geniş Konuşmacı Portföyü



Eren
Kantarlı

Google Türkiye Genel Müdür Yardımcısı

Biyografi

Eren Kantarlı, Ege Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden birincilikle mezun oldu. İsveç’te bulunan MDH Master Academy’de Uluslararası Pazarlama alanında Yüksek Lisans derecesine sahip olan Kantarlı, Pazarlama Yönetimi derecesini ise İrlanda’da UCD Michael Smurfit Business School’dan aldı.

Kariyerinin satırbaşları

Profesyonel iş yaşamı boyunca dünyaca ünlü şirketlerde varlık gösteren Eren Kantarlı, halihazırda Google Türkiye Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyor. Procter and Gamble’da satış alanında kariyerine başlangıç yapan Kantarlı, 2007 yılında Google’ın Türkiye ofisinde çalışmaya başladı. Bu süreçte Türkiye, Yunanistan ve Rusya’da; dijital pazarlama, tüketici ve ticari pazarlama alanlarında proje liderliği görevini üstlendi. 2011 yılına kadar 45’ten fazla ülkenin pazarlama bütçelerini yönetti ve bu tarihte bir görev değişikliği ile Google’ın Kaliforniya’daki genel merkezine transfer oldu. Burada Google Offers ve dijital cüzdan servisi olan ‘Wallet’ta ürün pazarlama görevlerini sürdürdü. Google Fiber’de Kıdemli Pazarlama Müdürü olarak görev yaptı. Kantarlı’nın öne çıkan ürünleri; Google Maps, Android Pay ve Google Fiber.

Eren Kantarlı, aynı zamanda Rolex Big Boat Regatta, J24 Western Regionals gibi dünyaca ünlü yarışlara da katılım gösteren profesyonel bir yelkenci.

Konuşma Konuları

  • Irrasyonel Müşteri Deneyimi: Dijital ve Geleneksel Dünyadan Örnekler
  • Pazarlama Dünyasındaki Yenilikler: Türkiye ve Global Örnekler ve Karşılaştırmalar
  • Programmatik Medya
  • Teknoloji; hep daha iyiye

Güler
Aras

Akademisyen, Finans ve Muhasebe Profesörü Finans, Kurumsal Yönetim ve Sürdürülebilirlik Merkezi (CFGS) Kurucu Direktörü

Biyografi

Prof. Dr. Güler Aras, akademik çalışmaları, yurt içi ve yurt dışında gerçekleştirdiği konuşmalarla dikkat çeken bir akademisyen. Sürdürülebilirlik, finans, bankacılık, sermaye piyasası, kurumsal yatırımcılar, stratejik sektör çalışmaları, kurumsal sosyal sorumluluk ve kurumsal yönetim alanlarında uzmanlaşan Aras’ın, 11’ i uluslararası olmak üzere 20 kitabı, 200’den fazla makalesi bulunuyor.

Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Finans Ana Bilim Dalında öğretim üyesi ve “Finans, Kurumsal Yönetim ve Sürdürülebilirlik Araştırma ve Uygulama Merkezi” Direktörü görevini sürdüren Aras, 2013 yılına kadar İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü olarak çalışmıştır. DeMontfort Üniversitesi’nde (İngiltere) misafir öğretim üyeliği yapan Aras, uluslararası araştırma projeleri yürütüyor.

Aras’ın konuşma konularından biri, bugün pek çok kurumun sıklıkla kullandığı “sürdürülebilirlik” kavramı. Aras, bu popüler kavrama farklı bir bakış açısı getiriyor. İşletmelerin sürdürülebilir performansa ulaşma sürecini, sosyal sorumluluk bilinciyle faaliyetlerini gerçekleştirmelerinin önemini, bunun sürdürülebilir firma performansına katkısını dinleyicilerle paylaşıyor. Kısaca, her işletmenin temel hedefi olan “sürdürülebilir bir firma yaratabilmenin” ipuçlarını veriyor. Aras’ın ilgi gören konuşma başlıklarından birini de “Basel” oluşturuyor. Basel bankacılık düzenlemelerinin firmaların kredilendirme sürecinde ne tür değişiklikler getireceğini ve firmaların bu sürece ne şekilde hazırlanması gerektiğini anlattığı toplantılar, küçük ve orta ölçekli şirketlerden uluslararası kuruluşlara kadar farklı ölçekteki pek çok firmaya yol gösteriyor.

Kriz yönetimi, Aras’ın uzmanlık alanı. Krizlerde finansal yönetimi, firmaları başarısızlıktan kurtaran ve sürdürülebilir bir performansa ulaşmalarını sağlayan önemli unsurlardan biri olarak tanımlayan Aras bu alanla ilgili yaptığı konuşmalarında, firmaların kriz ortamında faaliyetlerini nasıl yöneteceklerini, finansal ve finansal olmayan önlemleri ve uygulamaları aktarıyor.

Aras, Georgetown University McDonough School Business Center for Financial Market and Policy’de misafir öğretim üyeliği görevini üstlendi. On tanesi uluslararası olmak üzere çok sayıda akademik derginin yayın kurulunda görev alıyor, uluslararası ve ulusal konferansların sürekli bilim kurulu üyeliğini gerçekleştiriyor. Uluslararası Finansal Yönetim Enstitüsü -IMA Turkish Chapter– kurucu üyeliği ve başkanlık görevini yürütmüş olan Aras, çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarındaki çalışma komisyonu üyelikleri ile birlikte Türkiye Şeffaflık Derneği’nin de kurucu üyeliğini yürütüyor.

Konuşma Konuları

  • Sürdürülebilir İşletme Performansı
  • Kurumsal Sosyal Sorumluluk
  • Basel ve Risk Yönetimi
  • Kriz Yönetimi: Hazırlan, Tanımla, Analiz Et, Çözümle
  • Ekonomi

Dr. Ceyhun
Emre Doğru

Danışman, Akademisyen, Konuşmacı ve Yazar

Strateji kurma ve karar verme

Kamu – paydaş ilişkileri

Uluslararası müzakere ve kriz yönetimi

Politik

Ekonomik ve jeostratejik risk analizi

Eleştirel düşünme

Biyografi

Dr. Ceyhun Emre Doğru strateji ve kurumsal ilişkiler alanında danışman ve akademisyen olarak çalışıyor. Radarında Türkiye coğrafyası bulunan uluslararası kurumlara politik ve ekonomik risk analizi, kamu ve paydaş ilişkileri yönetimi, stratejik karar verme, savunuculuk ve stratejik iletişim konularında danışmanlık veriyor.

Stratejik Danışmanlık

Dr. Doğru karar vericilerin karmaşık sorunlar üzerine düşüncelerini berraklaştırmak için çalışıyor; yüksek belirsizlik içeren durumlarda sorumlu oldukları kurum ve toplumu ilgilendiren kritik kararlar almalarında stratejik düşünmelerini kolaylaştırarak  katma değer sağlıyor.

Kurumsal Danışmanlık

Uluslararası şirketlere özellikle ulusal – yerel otorite ve paydaşlarla  kurumsal ilişkiler danışmanlığı veren Doğru’nun çalışma alanlarından biri süreç analizi, mevzuat değişiklikleri ve olası etkileri, kamu ile ilişkiler stratejileri geliştirmek, dış iletişim süreçlerini koordine etmek, kamu kurumları ile ilişki geliştirmek ve politika önerilerini savunmak üzerine yoğunlaşıyor.

Sivil Toplum Çalışmaları

Kurumsal İlişkiler Enstitüsü Genel Sekreterliği görevini yürütmekte olan Doğru, Türkiye Etik ve İtibar Derneği ve Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği üyesi olarak yolsuzlukla mücadele ve iyi yönetişim alanlarında aktif görev yapıyor. Doğru, ayrıca Koç Üniversitesi Mezunlar Derneği ve Mülkiyeliler Birliği Yönetim Kurulu üyesi.

Akademi

Dr. Doğru, Boğaziçi Üniversitesi’nde Eleştirel Düşünme & Stratejik Karar Verme, Uluslararası Müzakere ve Piyasa Dışı Strateji: İş Dünyası, Devlet ve Toplum konularında dersler veriyor.

Kariyerine uluslararası politika analisti olarak başlayan Doğru, Birleşmiş Milletler ve NATO’da görev yaptı. TÜSİAD’ın Washington temsilciliği (2012) görevinde bulunan Doğru takiben çalışma hayatına danışman olarak devam etti.

Lisans eğitimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi ve Université Libre de Bruxelles’de tamamlayan Doğru, yüksek lisansını European Institute, doktora derecesini ise Koç Üniversitesi’nden aldı.

Palgrave, FastCompany ve Dünya Gazetesi gibi çeşitli mecralarda makaleleri yayınlanan Dr. Ceyhun Emre Doğru, Harvard Business Review Türkiye işbirliği ile “İşin İçyüzü” isimli programı üreterek küresel düzeyde iş dünyasını ilgilendiren olayları ve fikirleri inceliyor; karar vericiler için stratejik dersler paylaşıyor.

Doğru, konuşmalarını İngilizce ve Fransızca dilinde yapabiliyor

Konuşma Konuları

  • Eleştirel Düşünce ve Stratejik Karar Verme
  • Kurumsal Strateji ve Yönetimi
  • Kurum Kamu Stratejik İlişkileri, Paydaş Yönetimi
  • Politik, Ekonomik ve Jeostratejik Risk Analizi
  • Uyuşmazlık Çözümü, Müzakere ve Kriz Yönetimi

Videolar

Hakan
Kırkoğlu

Danışman Astrolog, Eğitmen, Yazar

Burçlar

Astroloji Haritası

Yıldız Haritası

Fütüroloji

Biyografi

Hayatın DNA’sı

R. Hakan Kırkoğlu, astrolog, fütürist, tarihçi, geleceği okuyan renkli bir kişilik. Bir astrolog trendleri yakından takip ederek, geleceği gerek bireyler gerekse kurumlar için anlamlandırabilir. Farklı disiplinlerde eğitim alıp, farklı disiplinlerde kariyer peşinde koşan Kırkoğlu’nun gelecek analizindeki isabet oranı tesadüf değil. Başarılı bankacılık kariyerini hayalini gerçekleştirme pahasına bırakabilecek kadar cesur.

Kırkoğlu, İTÜ İşletme Mühendisliği’nden mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nde yüksek lisans yaptı. 1993-2000 yılları arasında bankacılık sektöründe Hazine, Araştırma ve Finansal Kurumlar bölümlerinde görev aldı. En son 2000 yılında DenizBank’ta çalışırken bankacılık kariyerini bırakarak, astroloji konusuna yöneldi. İngiltere’de Faculty of Astrologicial Studies’de eğitim aldı. Türkiye’de kendi danışmanlık şirketini kurdu. Kırkoğlu bir grup arkadaşıyla birlikte, 2000 yılında Astroloji Birliği Derneği’ni (Astrobil) kurdu. ABD’de yapılan Birleşik Astroloji Kongresi’nde (UAC 2008) Dünya Astrolojisi Koordinatörü olarak görev aldı. Kırkoğlu, ülkemizde ilk defa astrolojinin üniversite çatısı altında yer almasını sağladı.

1997 yılında Londra’daki Faculty of Astrological Studies’den diplomasını Cordelia Mansall Veritas Award ile birlikte alan Kırkoğlu, ayrıca bu fakültede 2009 yılına kadar Türkiye temsilcisi ve uzaktan öğretim görevlisi olarak yer aldı.

2003 yılında ISAR (International Society for Astrological Research) temsilcisi olarak Los Angeles’ta gerçekleşen konferansta Orta Doğu’da savaş ve barış döngüleri ve Arap noktaları adlı sunumları gerçekleştirdi.

Uzun yıllara dayanan eğitim çalışmalarını 2005 yılından itibaren “Göklerin Bilgeliği Okulu” adı altında üç yılı kapsayan bir sertifikasyon programına dönüştürdü.

Astrolojiyi, insanın yapısına dair genetik kodların saklı olduğu DNA’ya benzeten Kırkoğlu, astrolojinin de insan yaşamının DNA’sı olduğunu söylüyor. “DNA yapımız bizim saçımızın, gözümüzün rengini ve hangi hastalıklara karşı hassas olduğumuzu gösteriyor. Astrolojik harita hayatın DNA’sı gibi değerlendirilebilir. Bir başka bakış açısıyla, manyetik kartlar vardır. Aynı bu kartlar gibi harita hayatımızda belli kapıları açıyor, belli kapılarıysa açmıyor. Hayat bizi başka kapılara doğru yöneltmeye çalışıyor. Astroloji, hayatın içinde, hayatla beraber nasıl akabileceğimizi gösteriyor. Astroloji, hayatın ritmine kendimizi uydurmakla ilgili. Astroloji, son derece basit ve aynı zamanda mükemmel bir dil. Bu dille, karşımıza çıkan birtakım olayları ve zamanları tanımlayabiliyoruz. 12 burç bunu kategorize ederek gösteriyor. Bu 12 burç içinde hayatın bütün boyutlarını görebiliyoruz. Koç burcundan Balık burcuna kadar hayatta karşımıza çıkan farklı davranış şekillerini görüyoruz” diyor.

Astroloji konusundaki bilgi paylaşımını Milliyet Gazetesi’nde yazdığı yazılarla devam ettiriyor.

Konuşma Konuları

Astrolojik HR; Burçlara göre yetkinlikler
Bir kişinin astrolojik haritası değerlendirildiğinde, o kişinin sadece psikolojik eğilimlerini değil, aynı zamanda yeteneklerini, duygusal açıdan rahat bulduğu ve motive olduğu yönleri, dikkatini nasıl kullandığını ve ilişkiler alanında nasıl tepkiler geliştirdiğini de analiz edebilirsiniz. Astrolojik haritanın tamamı bize iş hayatındaki yetkinliklerle ilgili bütüncül bilgiler verir. Bu konuşmada, kişilerin hem çevreleri hem de geçmiş-gelecek tasarımları düzlemindeki etkinlikleri üzerinde duruyoruz. Aynı zamanda kariyerin dönüşüme uğradığı kriz ve gelişme fırsatlarından söz ediyoruz.

Türkiye ve Dünya Sosyal, Ekonomik, Politik Trendler
Tarihsel döngüler göz önüne alındığında, aslında olayların hiç de rastlantısal olmadıklarını, tarihin belirli kalıplar izleyerek yeni gelişim çizgilerine doğru ilendiğini görebiliriz. Satürn ötesindeki yavaş gezegenlerin döngüleri, geçtikleri burçlar hem dünyasal trendleri, hangi konuların öne çıktığını, kısaca zamanın kalitesini ortaya koyarlar. 20 yılda bir gerçekleşen Jüpiter-Satürn birleşimleri özellikle ekonomik, politik paradigmaları öne çıkan çıkar. Çatışmalarını ve dünya çapında düzeyde ekonomik dalgalanmaları gösterirler. Bu sunumda, hem Türkiye’nin gelişim süreçlerini tarihsel açıdan ortaya koyacağız hem de dünya çapında trendlere, olası krizlere ve fırsatlara değineceğiz.

Şirketlerin astroloji haritaları; grup haritası
Kişilerin doğum haritaları olduğu gibi, şirketlerin de doğum anları vardır ve bu an Ticaret Sicil Gazetesi’ne geçmeleri ile hukuki bir anlam kazanır. Bir şirketin kuruluş haritasına bakıldığında, SWOT analizinin kullanılabileceğini görebiliriz. Şirketin güçlü olduğu alanlarını, yönetimini, liderlik yeteneğini, çalışanlarının kapasitelerini, medya ve halkla İlişkilerini ele alabiliriz. Bu buluşçu yaklaşım bize sadece şirketin bize vadettiği kapasiteyi açıklamakla kalmaz aynı zamanda farklı zaman aralıklarında hangi yönde ilerleyebileceği yönünde, stratejik bilgiler sunar. Kuşkusuz şirket yönetiminde, yöneticilerin astrolojik analizleri, bir araya geldiklerinde nasıl bir sinerji oluşturacakları, yöneticilerin ortak, kompozit haritaları üzerinde görülebilir. Yönetimden bir kişinin ayrılması ya da yeni bir kişinin katılması ile ortaya çıkabilecek yeni dinamikleri görmek, ilgi çekici olabilir. Bu çalışmada, şirket haritasının nasıl değerlendirilebileceği örneklerle ele alınıyor.

Fütüroloji
Orta ve uzun vadede döngüler incelendiğinde, sosyal trendlerin, teknolojik açılımların incelenmesi, geleceği düşünmek ve tasarlamak açısından zengin ipuçları sunar. Bu sunumda, 20. yüzyıldan devralınan gezegen döngülerinin 2020’lere doğru hangi yönlere gidebileceği konusunda ipuçlarını araştıracağız. Gezegen döngüleri eşliğinde, global siyasi ve ekonomik konjonktörler, yeni siyasi politikaların ortaya konması ve değişik ülke ve organizasyonların astrolojik haritalarının değerlendirilerek özetlenmesi ana baslıklarımızı oluşturmakta.

Videolar

Doğan
Taşkent

Elektrik – Elektrofizik Mühendisi, İnovasyon Danışmanı

Teknoloji Anlatıcısı

Patent

Endüstri 4:0

İlaç Sektöründe Gelişmeler

Yapay Zeka

İnovasyon

Biyografi

Teknoloji anlatıcısı ve danışmanı Doğan Taşkent, Türkiye’nin hızlı ilerleme kaydedebilmesi için biyoteknoloji, nanoteknoloji ve yeşil teknoloji gibi alanlarda öne çıkması gerektiğini söylüyor. Bu gelişim dizgesinde atlanmaması gereken en önemli unsurlar ise teknoloji yaratmak ve Endüstri 4.0’a entegrasyon.

İnovasyon, teknoloji

Taşkent, girişimcilik, inovasyon, rekabet ve start-up ekosistemi gibi konularda “model sunan” bir konuşmacı, teknoloji anlatıcısı; kariyerinin önemli yıllarını teknoloji üretimi alanında geçirdiği için konuşmalarında geleceği ve inovasyonu merkezine alıyor. Kariyerine adım attığı Lucent Technologies Bell Laboratories’de (New Jersey) fiberoptik ağ sistemleri gurubunda Ar-Ge mühendisi, uzman danışman ve uzman eğitimci olarak 1998-2005 yıllarında görev alan Taşkent, bu süre zarfında Verizon, BT, Telia, Deutsche Telekom, Global Crossing, Qwest ve UPC şirketlerinin değişiklik kıtalardaki elektro-optik ağ altyapılarının kurulumlarını üstlendi.

Bugün Taşkent’in bir “teknoloji misyoneri” olarak tanımlanmasında, o dönemde edindiği tecrübenin önemli rolü bulunuyor. New York’taki Lucent Worldwide Services grubunda “Knowledge Management”, “Competency Management” ve “Telekom Teknolojileri” alanlarında danışmanlık yapan Taşkent, telekomünikasyon, yenilenebilir enerji ve girişimcilik ekosistemi içinde şirket yapılandırma danışmanı olarak çalıştı. Taşkent, son yıllarda birçok iş planı yarışması ve startup şirketinin hayata geçmesinde rol oynadı.

Start-up’lara mentörlük

Bugüne kadar 2000+ start-up dinlemiş, 200+ start-up’a mentörlük vermiş, 100+ start-up şirketinin hayata geçmesinde rol oynamış olan Taşkent, 50 teknoloji transfer ofisiyle çalıştı. Taşkent, yalnızca Türkiye’nin değil küresel anlamda insanlığın en önemli gelişme ve yaşam ekseni olan sağlık sektöründe çalışmalarını yoğunlaştırmayı seçti. Rekabetçi sağlık çalışmaları için patent-inovasyon ve insan kaynağı üçgeninde sağlık politikaları geliştirmenin peşinde koşuyor.

Girişimciliğe dair güncel gelişmeleri konuşmacı olarak katıldığı toplantılarda dile getiren Taşkent eskiden de girişimcilik olduğunu ancak “eksik” olduğunu ifade ediyor. Taşkent’e göre sürdürülebilir bir ekosistemin oluşması için tüm dünyanın kullandığı Finans, Pazar, İnsan Kaynakları, Kültür, Kanunlar ve Destekleyici unsurları barındıran modelleme benimsenmeli.

Taşkent’in fütüristik kariyer yolculuğunu temel ve yüksek eğitiminde de görmek mümkün. Kariyeri Eidgenösische Technische Hochschule Zürich (ETH) Elektrik Mühendisliği Fakültesi’nden mezun olmasının ardından başlayan Taşkent, Massachusetts Institute of Technology (MIT) ve Polytechnic Institue of NYU Üniversitesi’nde doktora programına girdi, elektrofizik dalında özellikle lazerler üzerine araştırma yapmaya başladı. Elektrofizik ve teknoloji MBA konularında yüksek lisans derecesi alarak mezun oldu. MIT Enterprise Forum Türkiye Kurucu Başkanlığını, Ege Üniversitesi Teknopark Kurucu Yönetim Kurulu Üyeliği, Teknoloji Transferi Profesyonelleri Derneği Kurucu Yönetim Kurulu Üyeliği, Endeavor Türkiye Danışma Kurulu Üyeliği, İsviçre Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanlığı, DEİK İsviçre Konseyi Başkan Vekilliğini yaptı. Çalışma hayatını bireysel kariyerin ötesinde geniş bir yelpazede yorumlayan Taşkent, toplumsal fayda ve farkındalık yaratabileceğini düşündüğü teknoloji ve inovasyon konularında başrolde olmaktan ve zaman harcamaktan asla çekinmeden yoğun çalışmalar yapıyor.  Taşkent, konuşma ve sunumlarını ana dili Türkçe dışında İngilizce ve Almanca olarak da yapıyor.

Konuşma Konuları

  • Yapay zeka
  • Teknoloji nasıl geliştirilir?
  • Endüstri 4:0 Türkiye’nin işine yarar mı?
  • Teknoloji bizi nerede ayrıştıracak?
  • Operasyonel verimlilik İsviçre modeli endüstri Türkiye’ye uyar mı?
  • Girişimci gladyatör olmalı
  • Türkiye’den Elon Musk çıkarmanın formülü
  • Burası Silikon Vadisi değil, İstanbul’da Mahmutpaşa
  • Teknoloji-yaşam döngüsü
  • Satranç üzerinden stratejik düşünce
  • Darwin, feminizm, Çarşı; aralarındaki inovasyon bağı nedir?

Videolar

Ebru Baybara
Demir

Sosyal Gastronomi Şefi, Sosyal Girişimci

Sosyal girişim

Sosyal gastronomi

İlham veren kadınlar

Başarı hikayeleri

Toplumsal sorumluluk

Biyografi

Şef Ebru Baybara Demir, sosyal gastronomi alanında 20 yıldır çalışıyor. Baybara Demir, hayata geçirdiği projelerinde özellikle iklim değişikliğinin toprağın yenilenmesi üzerindeki etkisi ve yerel kalkınma ile  toplumsal ihtiyaçlara ürettiği çözümlerle tanınıyor.

Baybara,Demir Gastronomi dünyasının Nobel’i olarak adlandırılan Basque Culinary World Prize (BCWP) (2023) ödülünü aldı. Bu ödülü Türkiye’ye taşıyan ilk şef olan Baybara.Demir ödülün maddi değerini depremden etkilenen Hatay’da öğrenciler için hazırlanan kahvaltı projesine bağışladı.  Baybara Demir Amerikan online içerik platformu HBO Max tarafından “Dünyanın 12 Sıfır Atık Şefi” belgeseline konu olan tek Türk şef oldu. Aynı zamanda Ocak 2023’te düzenlenen DLD Münih Konferansında Aenne Burda Yaratıcı Liderlik Ödülü’ne layık görüldü. Baybara Demir, 2006 yılından bu yana cesur, iyimser, yenilikçi, yaratıcı ve ilham veren niteliklere sahip kadınlara takdim edilen bu ödülü de Türkiye’de alan ilk şef.

Sosyal gastronomi projesi

Baybara Demir, Marmara Üniversitesi Turizm Rehberlik Bölümü’nde lisans eğitiminin ardından Mardin’e yerleşti(1999). Mardin’i turizmle tanıştırma hayaliyle yola çıkan Baybara Demir, yarattığı değişimle şehrin ilk turistik işletmesi olan Cercis Murat Konağı’nı kendisine inanan 21 kadınla beraber açtı. Anadolu mutfağı üzerine 15 yıldan fazla geniş çaplı araştırmalar yürüten Baybara Demir, “sofraya konan yemeğin lezzeti, gücünü aldığı topraktan ve fayda sağladığı hayatlardan gelir” felsefesiyle bir şef olmanın ötesinde, Mardin ve  bölgede birçok sosyal gastronomi projesini hayata geçirdi. Bu süreçte, projeleriyle ulusal ve uluslararası birçok ödülün sahibi oldu.

Sürdürülebilir yerel ekonomi

Sosyal gastronomi alanında ölçülebilir sonuçlar elde eden  Baybara Demir, projelerinde tohumun, toprağın ve suyun doğal dengesinin korunmasından sürdürülebilir yerel ekonomilerin yaratılmasına özen gösteriyor. Ürünün topraktan tüketiciye ulaştığı süreçten emek veren herkese geçim kaynağı yaratabilmesine dikkat çekiyor.

Baybara Demir, kurucuları arasında yer aldığı Topraktan Tabağa Tarımsal Kalkınma Kooperatifi çatısı altında Mezopotamya’nın en eski buğdaylarından Sorgül Buğdayı’nın çoğaltımı, Şemim Sabunları, El Ele Elden Ele Mağazası ve online satış platformunun yanı sıra kısa süre içerisinde hayata geçecek yeni girişimlerle yerel ürün, yerel mutfak ve yerel insan kaynağını bir araya getiren ideal kooperatif modelinin ulusal ve uluslararası arenada rol model oluşturabilmesi için çalışıyor.

Baybara Demir “Yaşamı İyileştiriyoruz” sloganıyla ülkenin birçok iline yayılan Biyobozunur Atık Projesini hayata geçirdi. “Topraktan Toprağa Biyobozunur Atık Yönetim Projesi”, pazar yerlerinde ortaya çıkan sebze meyveden oluşan biyobozunur gıda atığının komposta dönüştürülüp kullanılmasıyla toprağın iyileştirilmesini, çiftçiye destek olmayı ve sağlıklı gıda üretimine katkı sağlamayı içeren rejeneratif (onarıcı) tarım projesi.

Konuşma Konuları

  • Sosyal gastronomi
  • Sürdürülebilirlik: Topraktan Toprağa Biyobozunur Atık Yönetim Projesi
  • Sosyal girişimcilik: Yerele saygı
  • Üreten kadınlar
  • Başarı hikayesi
  • Ekip çalışması ve liderlik

Sercan
Çelebi

Oy ve Ötesi Kurucusu, Sivil Toplum Gönüllüsü

Biyografi

Sercan Çelebi, Oy ve Ötesi Derneği’nin kurucusu, adından sıkça söz ettiren bir sivil toplum gönüllüsü… Liderlik, takım çalışması, strateji gibi yönetim ve iş konularının yanı sıra sürdürülebilirlik, gönüllülük, sivil toplum ve örgütlenme ile koordinasyon gibi yönetişim başlıklarında konuşmalarıyla etkili oluyor. Konuşma konuları bu saydığımız konu başlıklarından daha zengin. Aralarında kitle iletişimi ve alt başlıkları olduğu gibi ekoloji ve ekolojik tarım hatta çiftçi olmak üzerine birebir deneyimlediği konular da bulunuyor.

Toplumsal farkındalık yaratmak

Çelebi unutamadığımız sloganlar ve beraberinde hayat tarzı bıraktı.  “Oy benim, saymak da benim hakkım” diyen Çelebi, on binlerce kişiyi harekete geçirmeyi başaran bir oluşumun öncüsü oldu. Bu deneyimi ona liderliği, hedef kitle iletişimini, motivasyonu yeniden tanımlama fırsatını verdi. Başarı kadar başarısızlığı tattığı anlar, soru işaretleri, karar vermenin dayanılmaz ağırlığı yönetim becerilerinde başarıyla yürümek adeta executive MBA programı diye tarif bulabilir. Çelebi’nin şu sözlerine kulak vermek gerek. “Toplumlar ve onları oluşturan bireyler olarak biz, öncelikle ve en fazla bilmediklerimizden korkarız. Hakim olan bu korku eyleme geçmeye engel olurken, eylemsizlik de doğru bilgiye ulaşmanın yollarını tıkadığında içinden çıkılması güç bir sarmalla karşı karşıya kalırız.”

Liderlik, strateji geliştirme

İş hayatında uluslararası birçok şirkette görev alan ve proje geliştiren Çelebi, Türkiye’nin mevcut siyasi hayatına bir vatandaş olarak önemli katkılar sundu. Kısa sürede örgütlenme, sivil toplum, liderlik, strateji gibi konuların aranan konuşmacılarından biri haline gelen Çelebi, binlerce gönüllünün sandık başında görev almasını sağladı. Yardımlaşmayı bireyler olarak üst düzeyde uygulamaya alsak da sivil toplum hareketlerinde, barışçıl aktivizmde tarihimiz yeni. Çelebi, dönemin genç yaşlı, kadın erkek fark etmez herkese dinlemeyi, bağırmadan konuşmayı, barış içinde mücadele etmeyi, tarafsız durabilmeyi, sakin kalmayı, bilimsel değerlerle konuşmanın mümkün olabildiğini gösterdi. Eğer bir kazanan olduysa, siyasi partilerin yarıştığı süreçte o ve ekip arkadaşları ipi göğüsledi diyebiliriz.

Türkiye’nin her alanda demokrasi penceresinden başarılı bir sınav vermesi için çalışan Çelebi, demokrasi süreçlerinin – başta vatandaşlar ve sivil toplum olmak üzere – tüm paydaşlar tarafından doğru anlaşılması gerektiğini savunuyor. Çelebi’ye göre bu süreçlerin doğru aktarılması ve paydaşların mümkün olan her noktada sürece katkı sağlamaları da büyük önem taşıyor. Bu nedenle Oy ve Ötesi hareketini başlatan Çelebi, 2014 ve 2015 yıllarında gerçekleştirilen beş seçimde aktif olarak görev aldı ve birbirinden başarılı bilinçlendirme kampanyaları yürüttü.

Çelebi’nin liderliği “ortak değerler altında ortak bilinçle hareket etme” olarak yorumluyor. Sahada edindiği ve çok az sayıda kişinin kazanabildiği deneyimi ve liderlik becerisini, motivasyon çalışması, ekip iletişimi olduğu kadar yığınlarla anlaşılır iletişim yetkinliklerine dönüştürebilme becerisiyle eğitimlerinde kullanıyor.

Alman Lisesi’nden mezun olan Çelebi, Yale Üniversitesi’ni bitirdi. Kariyeri boyunca tarımdan enerjiye birçok sektörde görev alan Çelebi, özellikle çok uluslu şirketler ve kamu ihtiyaçlarına yönelik kapasite geliştirme ve optimizasyon konularında stratejik çözümler geliştirdi.

İzmir’de domates/biber çiftçiliğinden enerji sektörüne, İstanbul’da sosyal medya ve büyük veri analizinden New York’da yönetim danışmanlığına farklı alan ve coğrafyalarda yöneticilik yapan Çelebi, McKinsey & Company ile uzun süre dünyanın çeşitli ülkelerinde farklı alanlarda büyük kapsamlı projeler yürüttü. Çelebi, İngilizce, Almanca ve İspanyolca biliyor ve dövüş sanatlarıyla uğraşıyor.

Konuşma Konuları

  • Liderlik

.        Liderlik nedir?

.        İnsanların hayatında değer yaratmak

  • Strateji
  • Ekip Çalışması

.        Ekip Oluşturmak

.        Ekip Koordinasyonu / Sistem Kurgusu

.        Ekip Motivasyonu

  • Sivil Toplum

.        Gönüllü Organizasyonu

.        Gönüllü Motivasyonu

.        Toplum İçin Değer Yaratmak

.        Sürdürülebilir Sivil Toplum Örgütü Olmak

.        Türkiye’de “grassroot” hareketlerin kimyası

    • Kitle İletişimi

    .        Etkili kitle iletişim stratejisi tasarımı

    .        Kitleleri amaç-odaklı pazarlama kampanyalarıyla harekete geçirmek

    • Ekolojik Girişimcilik / Tarım

    .        Ekolojik Girişimcilik

    .        Çiftçi Olmak Hakkında

    • Start-Up’lar

    .        Kendi işinizi kurmaya hazır mısınız?

    .        İyi bir fikirden iyi bir organizasyona giden süreç

    .        Start-Up’lar paranızdan başka neye ihtiyaç duyar?

Videolar

Şafak
Özsoy

Jeoloji Mühendisi, TULİP Sürdürülebilir Merkezi Kurucusu

Biyografi

Şafak Özsoy, uzun yıllardır sürdürülebilirlik konusuna emek veren fikir önderlerinden. Birleşmiş Milletler Risk ve Afet Ofisi Türkiye Temsilcisi. Birleşmiş Milletler (UNDRRMCR 2030 – İklim değişikliği karşında şehirler güçlendirilmesi programı) Danışmanı. Özünde yer bilimci, İTÜ Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği mezunu.

36 yıllık sanayi tecrübesiyle, değişen ve dönüşen yönetsel süreçlerin tasarlanması, şirketlerin sürdürülebilirlik yol haritalarının oluşturulması odağında çözümler oluşturuyor. İklim risk ve kırılganlıklarına karşı dirençli şirketlere dönüşüm için entegre çözümler üretiyor.

Şafak Özsoy, 21. yüzyılı bir iklim yüzyılı olarak tanımlıyor ve zor bir dönüşüm süreci içinde olduğumuzu vurguluyor. “Küresel anlamda iklim değişikliğine bağlı dünyanın ısınması ve beraberindeki sistemler devam ediyor. Biz karbondioksit emisyonlarını ya da sera gazı emisyonlarını, durdurmadıkça bu etki devam edecek. Bugün bile durdursak sonuçları yine devam edecek…”

Şafak Özsoy’a göre, dünya artık “yeter” diyor. İklim değişikliğinin yaratacağı farklı durumlarla her gün karşı karşıya geleceğiz; artık “gardımızı almanın zamanı”. Özsoy, daha dayanıklı şehirler, dayanıklı bireyler, dayanıklı şirketler için araştırma geliştirmeye ve dönüşüme ihtiyacımız olduğunu ifade ediyor. Çevre ve doğa konusundaki hassasiyetin sürdürülebilirlik bakışı için yeterli olmadığını vurgularken sürdürülebilirlik denildiğine sosyal altlığı mutlaka geniş çerçevede düşünmenin, kadın, çocuk ve toplumsal cinsiyet eşitliği konularının önemli olduğunun altını çiziyor.

Konuşmalarında iklim değişikliği kadar “İklim mültecileri” sorununu da dile getiriyor. “Netice itibarıyla bu iklim yüzyılının baskısı içinde hepimiz bir dönüşüm içinden geçiyoruz. Ne kadar farkındayız, bilmiyorum ama şunu söyleyebilirim birey olarak evlerimizde, ülkeler nezdinde iş yapma modellerimizde, ulusal hükümetlerde ve yerel boyutta belediyeler nezdinde yapacak çok şey var…”

Özsoy’un 2002 yılında kurduğu Tulip Sürdürülebilirlik Merkezi, eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunmaya devam ediyor.

Konuşma Konuları

  • ŞİRKETLERİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK YOLCULUĞU
    Sürdürülebilirlik yolculuklarında şirketlere yol gösteren, uzun dönemde yol haritalarına odaklı yetkinliklerin yönetimi ve sistemsel dönüşümü ele alan bütüncül bir yaklaşım

  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK STRATEJİLERİ
    Şirketlerin sürdürülebilirlik yolculuklarında uygunluk yükümlülükleri ile şirket yönetimlerinin 21. yy gerekliliklerine yanıt veremeyeceği gerçeğine doğru bir gidiş söz konusu. Bu bağlamda sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarda stratejik dönüşüm önemli bir nokta. Bütüncül bir bakış içinde sürdürülebilirliğe geçiş dönüşümü odaklı bir yol haritası ile yapılmalı
  • SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLERE DOĞRU
    Cazibe merkezlerine dönüşen şehirler ekonomik kalkınmanın da odağında yer alıyor. 21.yy’da iklim baskısı altında bütüncül bir dönüşümle şehir yönetimlerinin yeniden ele alınarak yönetsel süreçlerinin de dönüşümünü sağlamak gerek

  • İKLİM YÜZYILI VE DİRENÇLİLİK MEKANİZMALARI
    21.yy bir yanda azaltım taahhütlerinin giderek netleştiği diğer yanda uyum özelinde hayatın her alanında yapısal değişim ve dönüşümlere bizleri ulaştıracak nitelikte. 21.yy’da riskin dirençliliğe kayışı ve tüm süreçlerin bu doğrultuda ele alınması temel amaç. İklim yüzyılı sadece azaltım hedefleri ile değil enerjinin karbon arındırılmasını ve sistemsel bir dönüşümü de gerekli kılıyor


[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]